Bu yıl ilk günden beri çok değişik bir yıl olmaya devam ediyor. Yaşanan doğal olaylar, dünya sahnesinde gerçekleşen çekişmeler, sağlık alanındaki gelişmeler, büyükten küçüğe hepimizi etkiledi ve etkilemeye devam ediyor. Bu etkenlerden biri de yıllık yaz tatilimiz üzerineydi, öyleki Almanya’lı Türkler olarak bu yıl evde kaldık, yani Türkiye seyahatimizden ekseri çoğunlugumuz bir nevi mecbur kalarak vazgeçtik. Evde kalırken, sosyal medya denen gerçek ile karşılaşıyorsunuz. Bu seferki yazımda sosyal medya’dan (twitter) gerçek hayatımız ile ilgili bazı yazarların gündemi değerlendiren yazışmalarını sizinle paylaşmaya karar verdim. Bazı yazarları belki bundan sonra siz de izlersiniz; izlemenizi tavsiye ederim.
Avrupa dersiniz. Akşam üstü markete uğradım. Kasada sıramı bekliyorum. Arkamda tekerlekli sandalyede temiz giyinlikli yaşlı bir kadın elinde çayı gösteriyor 1 Euro eksik diyor.21.yy Avrupa'nın göbeğinde. (@zerrin_bir)
Almanya Kuzey Ren Vestfalya eyaletinde yaklaşan Yerel Seçimler için bir çok politikacı oy toplamak için Camileri ziyarete başladı. Bunların hepsi başörtü yasağı ve “politik islam” propagandası yapan insanlar. Camilere almayın Türkiye dostu olmayanları. (@SpringNewspaper)
Almanya’da yine korona test skandalı: •Bavyera eyaletinde 10,000’den fazla kişiye test sonuçları ulaştırılamamış •Daha önce de 50,000’e yakın kişiye bilgi gitmemişti (@yunuspaksoy)
Macron'un karıştırmak için ayak basmadığı bir Irak kalmıştı. Bu Irak ziyareti sırasında mutlaka silah satmak, PKK'ya daha aktif destek vermek ve Türkiye'ye karşı oluşturduğu cepheyi güçlendirmek için uğraşacaktır. (@Sirene_Oznur)
Çavuşoğlu: “Dünyada en az gelişmiş ülkelere baktığımız zaman bunların Fransız sömürgesi olduğunu görüyoruz.” Bu harika tesbiti tüm dünya duymalı. Özellikle de Afrika ve Orta Amerika. (@aydinomer)
GENÇLERE TAVSİYELER-3 1-Bir derdin, idealin, hayalin olsun 2-Yola çıkacağın, yol alacağın arkadaş grubun olsun 3-Başkalarıyla uğraşma, kendine bak: Zihnin genişlesin, kalbin açılsın, ruhun kanatlansın 4-Kitapsız, deftersiz, kalemsiz dolaşma 5-Her hâl ve şartta ilken ahlâk olsun. (@yenisafakwriter)
Cemil Meriç Üstad Ne güzel söylemiş. Bu ülkede;ilerici,gerici sağcı,solcu insanlar yoktur. Namuslu insanlar ve Namussuz insanlar vardır. (@TaflanAdem)
In #Deutschland ist das Bruttoinlandsprodukt im zweiten Quartal um 10,1 Prozent gesunken, in #Frankreich um 13,8 Prozent. In der #Türkei ist das Bruttoinlandsprodukt nicht so stark gesunken: Nach Angaben des türkischen Statistikamtes beträgt der Rückgang 9,9 Prozent. (@Ozkok_A)
Batılı ülkelerin ne zaman keyfi gelirse o zaman Covid-19 süreci dünya çapında anında sonlandırılacak. Hele işleri bir yoluna koysunlar. Sonuçta onlar bu işi başlattı ve bitirecek de yine kendileridir. Komik bir tiyatroya eşlik etmenin rezilliğini ve ezikliğini yaşıyoruz. (@iMisirlioglu)
Muhafazakâr aileler evlatlarına ekonomik, fiziksel, psikolojik şiddet uyguladıklarında evden uzaklaştırılma tehdidi altındadır. Örneğin evladınıza "nereye gidiyorsun gecenin bu saatinde" diyemezsiniz, zira bu psikolojik şiddettir. (@BergenLutfi)
Schon 2019 war abzusehen, dass #politischerIslam der #Kampfbegriff der kommenden Jahre sein wird. (@AliMete82)
Para birimi 'Dinar' köken olarak Arapça olmayıp, Romalıların '10'luk' para birimi olarak kullandıkları 'Denarius/10 defa'dan gelir ve Latince' dir. Aynı şekilde "kuruş" da Türkçe veya Arapça olmayıp, Almanca "Grosch"tan gelir. (@zeydanlioglu)
Sprengstoff und Munition verschwindet, Akten werden weggespült & geschreddert. Deutsche Beamte, die knallhart das Bundeskleingartengesetz durchsetzen, gehen seltsam sorglos mit #NSU Beweismaterial um. Egal ob Polizei oder Bundeswehr, sich häufende 88 Fälle. (@HalilErtem67)
Terrorismus „Kommentar: „Warum schweigt Deutschland zu den Jesiden-Entführungen der PKK? (@NabiYuecel)
Links ein britischer Strand, reichts einer in der Türkei. Preisfrage: Welcher ist laut @AuswaertigesAmt für sicher erklärt worden, und welcher wurde als unsicher eingestuft? Unter den richtigen Antworten wird ein türkischer COVID-19-Test verlost! (@ozmuhabir)
In diesen Minuten vor Lesbos: Die griechische Küstenwache hat einem Boot den Motor geklaut und das Boot auf dem Wasser zurückgelassen. Keine Rettung in Sicht. Man kann sich nur schämen für diese europäischen Außengrenzen. (@ErikMarquardt)
The confidential report focuses on #UAE, which sent a further 35 military cargo flights to #Libya in the 11 days after the #Berlin conference in January, & another 100 or so in the first half of the year (@AliBakeer)
Yukarıda kendiminde izlediğim twitter hesaplarından bazılarını sizinle paylaştım. Amacım reklam yapmaktan ziyade, Almanya, Türkiye, Avrupa ve dünya'daki gelişmeleri izlemeniz için bazı kaynaklar sunmak. İzlemek veya izlememek artık sizin takdiriniz. Bu arada en son tavsiyemi de unutmadan yazayım: @YasarMert73. Hoşçakalın.
Yaşar Mert
Henüz hiç yorum yapılmamış. Şimdi ilk yorumu siz yapın!
Email adresiniz gizlenecektir. Zorunlu alanlar (*) ile işaretlenmiştir.
Aslında her şey güzel ilerliyordu; 10 yıldan uzun bir sürecin sonunda bu yılın Nisan ayında, DİTİB’in Heilbronn şehir merkezindeki yeni cami girişimi ve projesinin önü açıldı. Daha doğrusu açılmıştı. O tarihte ilgili veya ilgisiz birçok insanın merak ettiği, birçok iniş ve çıkışlarla dolu bir yolun sonucu olarak şunlar açıklanmıştı: Yaklaşık 10 yıl önce yapılması planlanan DİTİB Merkez Camii'ni...
Birçoğumuz, genci yaşlisi, delikanlısı çocuğu, kadını erkeği, çalışanı ve çalışmayanı, öğrencisi işçisi....hatta belki herkes Türkiye tatilini konuşuyor. Zira geçen yıl ancak çok az sayıda insanımızın Türkiye’ye gitmesiyle, halkımız iki yillik bir aradan sonra hasret gidermek için adeta gün sayıyor. Dolayısıyla, bend...
Devam eden korona salgını sürecinde hayatımızın birçok alanında yenilikler ve değişikliklerle tanıştık ve bunlara alıştık da. Olumlu olanı da var olduğu gibi olumsuz olanı da var. Daha önceleri olabildiğince az TV kullanan ben örneğin, salgın zamanında deyim yerindeyse dizi bağımlısı oldum. En belirgin etken belki evde daha fazla vakit geçirme zorunluluğu olsa bile, şa...
Aslında, topluma faydalı çalışmalar yapan insan, örgüt, şirket veya kuruluşların basın yoluyla güçlü bir şekilde tanıtılması ve anlatılması gerektiğine inanıyorum; çünkü bunlar insanlara örnek ve öncü oluyor; çünkü bunlar insanların düşünce ve hayatlarına olumlu bir yön verebiliyor. Bu anlamda son ha...
Bu seferki yazımı Yeşiller’den bayan Baerbock başbakan olur ve Yeşiller koalisyon ortaklarının büyük paydaşı olursa, Türk toplumu için nasıl bir durum gelişir sorusuna cevap vermek üzere yazacaktım – ancak son dakika gelişmelerinden dolayı konumu değiştirdim. Yine de şunu belirtmeden olmaz: Geçen yazımda öngördüğüm gibi, Analena Bae...
Hayır, yanlış okumadınız. Bu da nerden mi çıktı? Anna... kim? Başbakan Merkel değil mi? Anlatacağım. Ama önce şunu belirtmek istiyorum: Eyaletimizde yapılan 14 Mart seçimlerini geride bıraktık. Ve beklenildiği gibi, benim de öngördüğüm gibi, Yeşiller partisinin ve Winfried Kretschmann’ın başarısıyla sonuçlandı. Böylece, Kretschmann ...
Bilindiği gibi, Federal Almanya devletinde yasama ve temsiliyet üç basamaklı bir sistem üzerine kurulu: (1) Federal düzey, (2) Eyalet düzeyi ve (3) Yerel düzey. Federal düzeydeki siyaset ve aktörler daha fazla göz ününde bulunsada ve basın yayın tarafından daha çok konu edilse bile, bizleri asıl ilgilendiren eyalet ve yerel düzey...
Azınlıklar tarih boyunca çoğunluk toplumu tarafından empoze edilen şartlar dolayısıyla farklı zorluklar ve tahribatlar yaşamışlardır. Başarılı olan azınlık toplumları ise bu zorluklara rağmen kendilerine ait dil, kültür ve toplumsal varlıklarını sürdürebilmişlerdir. Örneğin Balkan Türklerinin anadil bilinç ve becerileri, 800 yıllık bir süreden sonra...
Geçen seferki yazımda Almanya ve Avrupa’ın Müslümanlar ile olan imtihanlarına kötü not vermiştim. Hal böyle olunca, çarenin ne olduğunu merak edenler oldu tabii. Yani, Müslümanlar ırkçılık, Islamofobi, aşırı milliyetçilik kıskacından nasıl çıkacak? Günah keçisi olmaktan nasıl kurtulacak? Ben bunları düş&uu...
Geçen seferki yazıma “Tepkisiz Türk toplumu ve Koronalı kış” başlığını atmıştım. Bu seferkinin de aynı çerçevede olduğunu görüyorsunuz. Ne yazık ki daha güzel konuları kaleme almak istesem de, gerçekleri ve gelişmeleri gözardı etmeyerek, öngördüğüm imkan veya zorluklara dikkat çekmeyi görev olara...
Geçen seferki yazımda, “yaklaşan seçimler ve gayri-siyasi Türk toplumu” başlığı altında, bizleri teslim değil de temsil eden insanların olmamasından yakınmıştım. Zira bu eksiklik bize çok pahalıya mal oluyor. Eski deyimi kullanacak olursam, daha mürekkebimin boyası kurumadan, ne kadar haklı olduğumu gösteren olaylar gelişti ve ne yazik ki geliş...
Almanların meşhur bir sözü vardır: “Nach dem Spiel ist vor dem Spiel” diye, yani maç sonrası bir sonraki maçın başlangıcı sayılır. Bunu siyaseten tercüme edecek olursak şöyle bir söz geliştirebiliriz “Her seçim sonrası, yeni bir seçimin başlangıcıdır”. Tabii ki seçimler arası olan süre, maç arası olan&n...
Bu yıl ilk günden beri çok değişik bir yıl olmaya devam ediyor. Yaşanan doğal olaylar, dünya sahnesinde gerçekleşen çekişmeler, sağlık alanındaki gelişmeler, büyükten küçüğe hepimizi etkiledi ve etkilemeye devam ediyor. Bu etkenlerden biri de yıllık yaz tatilimiz üzerineydi, öyleki Almanya’lı Türkler olarak bu yıl evde ...
Birçok olayın ve gelişmenin çok hızlı ve aynı anda yaşandığı günlerden geçiyoruz. Daha önceleri, birkaç yılda yaşanan veya en azından bizde öyle bir intiba bırakan olaylar, şimdilerde ise birkaç hafta hatta birkaç saat içinde yaşanabiliyor. Örnek vermek gerekirse, karşımıza şöyle bir liste çıkıyor: dünyayı olduğu...
Yukarıdaki sorumun cevabını hemen vereyim: evet ve hayır. Nasıl mı olur? Yazımı okuduğunuzda anlayacağınızı umuyorum. Önce bir hatırlayalım: Koronavirüs (SARS COV-2 isimli virüs) bulaşıcı hastalığın gündemde olduğu ilk günden itibaren, dünya çapında bir salgın olduğunu belirtmek için, resmi ve gayriresmi kurum ve kuruluşlar, her gün, gece g...