Alman ekonomisinin zayıflatılması gerekiyordu ve bu stratejiyi göremeyecek kadar deneyimsiz olan politikacılar bu ülkede var.
Ve bu politikanın gönüllü yardımcıları da bulunuyor maalesef.
Bu açıdan ABD’nin Almanya’ya karşı politikası son derece başarılı olmuştur.
Alman ekonomisinin ve endüstrisinin rekabetçi olabilmesi için ucuz enerjiye ihtiyacı vardır.
ABD’nin son yıllardaki politikası, Alman ekonomisinin rekabet gücünü önemli ölçüde zayıflatmayı hedefliyordu ve bunu hayata geçirmede ve uygulamada son derece başarılı oldular.
Alman sanayisi artık ABD ekonomisine kıyasla gaz için çok daha yüksek bir fiyat ödüyor.
Acaba Almanya kendisine karşı uygulanan bu stratejiyi görmeyecek kadar körleş mi?
İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra hiçbir şansölye bu kadar sanayiden ve siyasetten, mümkün olan her taraftan ve mümkün olan her köşeden gelen uyarılara rağmen bu kadar duyarsız olmamıştı.
Öyle ki eski komünist Sol parti ve aşırı sağ parti AfD aynı taleple hükümetin karşısına çıkarak Rus doğal gazının alınmasını istiyorlar.
Başbakan Scholz çok öfkelenerek AfD partisini Rus partisi ilan etti.
Almanya kendine karşı yapılan ABD'nin entrikalarını görmelidir ve acilen önlemler almalıdır.
Rus gazı Temmuz ayından itibaren kesintiye uğrayacak, sanayide ve konutta gaz kullanımına sınırlama getirilmek isteniyor yani Almanları çetin kış koşulları bekliyor.
Almanya'daki gaz depolama tesislerinin yüzde 63'ü dolu.
Normalde gelebilecek gazın sadece yüzde 40'ı Kuzey Akım 1 boru hattı üzerinden Rusya'dan geliyordu.
Durum böyle devam ederse, Almanya'daki gaz depolama tesisleri Kasım ayı sonuna kadar tamamen doldurulamaz ve gaz açığı ortaya çıkar bu kalan açığı nereden ve nasıl kapatacaklar daha belli değil.
Alternatif gaz temininde hükümetin konuşmaktan başka yaptığı bir şey yok.
Ekonomide keza aynı şey yapılıyor sadece konuşmak.
Gerek Alman ve gerekse Batı ekonomilerinde alarm zilleri çalıyor.
Avrupa ekonomisinin büyüme oranları %4'ten %2,8'e düştü - enflasyon %3,9'dan %8,1'e yükseldi.
Pazardaki enflasyon ile resmi enflasyon rakamları arasında çok büyük fark var, pazar ve marketlerde anlık fiyat ayarlamaları yapılıyor.
Zaten var sıkıntıların yanında, Ukrayna savaşı, artan enerji fiyatları ve tedarik zinciri kesintileri gibi mevcut ekonomik sorunları daha da kötüleştirdi.
En önemli olumsuz faktör, Avrupa'nın Rus enerjisine bağımlılığı nedeniyle enerji fiyatlarının artmasıdır. Bu da, enflasyonu rekor seviyelere çıkarmış durumda ve Avrupalı sanayiciler ve işletmeler büyük baskı altındalar, gelecek için plan yapamaz durumundalar.
Rusya'nın Ukrayna'daki savaşı devam ettiği sürece belirsizlik ve riskler yüksek kalmaya devam edecek gibi görünüyor.
Avrupa’da ve Almanya’da Ekonomik büyüme bu yıl ve önümüzdeki yıllarda beklenenden çok daha düşük yani aşağıda olacak.
Hükümetin tek yaptığı şey eski başbakan Merkel’i suçlamak ve polemik yaparak zamana oynamak.
Halbuki acil çözülmesi gereken sorunlara odaklanmaları gerekir.
Geçenlerde Almanya’nın Ana Muhalefet Partisi CDU’nun Genel Başkanı Friedrich Merz federal meclisteki konuşmasında “Almanya Federal Cumhuriyeti kuruluşundan bu yana en kötü ekonomik krize doğru gidiyor ve federal hükümetin hiçbir üyesi mevcut durumu önemsemiyor veya düşünmüyor. Hükümetin bu ülkedeki insanların durumuna tamamen ilgisiz olduğunu gösteriyor." diyerek gelmekte olan ekonomik kriz için önlemler alınmasını istiyordu.
Avrupa’yı ve Almanya’yı tarihi bir sınav bekliyor, bakalım kıta Avrupa’sı bu krizin üstesinden gelebilecek mi yoksa tarih farklı bir yöne doğrumu yönelecek.
İnisiyatif alacak lider sıkıntısı çeken Almanya acaba ekonomik krizi önlemek ve krizden çıkmak için nasıl bir yol izleyecek.
Henüz hiç yorum yapılmamış. Şimdi ilk yorumu siz yapın!
Email adresiniz gizlenecektir. Zorunlu alanlar (*) ile işaretlenmiştir.
Federal Almanya uzun süredir siyasi ve ekonomik anlamda pek çok sorun yaşıyordu. Hükümet ise bu sorunların üstesinden gelmekte çok başarısız, uyumsuz ve çalışamıyordu. Ukrayna savaşı ve bu savaşın getirdiği ekonomik yük, hükümetin eleştirilmesinin en büyük nedenlerinden birisiydi. Savaşın finansmanı ve savaştan gelenlerin maddi olarak desteklenmesi Alman ekonomisini çok zorluyordu. Alm...
Türkiye’de kamuda ve özel sektörde tasarruf yapılıyor bu sene bizim de belediye ile ortak programımız vardı ve Cumhurbaşkanlığı tasarruf genelgesi yayınlandı denilerek yemek kısmı iptal edildi. Yine Almanya’da kamuda ve özel işletmelerde tasarruf yapılıyor, benim çalıştığım işletmede su, yemek, kahve gibi şeyler artık çalışanlara verilmeyecek. Kendi evlerimizde mümkün oldukça idareli yani, ...
Tarihte Türkler sürekli göç etmişler, göç ettikleri yerlerde kısa sürede uyum sağlayarak o beldenin hâkimi konumuna yükselerek, güvenlik, adalet ve düzenin sağlanmasına yardımcı olmuşlardır. Günümüzde dünya çalkantılar içerisinde boğuşurken, Avrupa’da yaşayan Türkler yeni bir medeniyetin temsilcisi olabilirler mi? Türkler tarafından içinde yaşadıkları batı medeniyetine ve toplumuna karşı her...
Almanya’da ard arda yapılan Eyalet Parlamentosu seçimlerinde geleneksel partiler, seçimlerde ağır yenilgiye uğradılar, Hükümet partileri, SPD, Yeşilliler ve Hür Demokratlar hükümeti daha ne kadar dayanır bilinmiyor fakat her geçen gün durum dahada kötüleşiyor. Muhalefet partileri olan CDU ve Sol partileri de keza çok oy kaybettiler. Seçim sonuçları Almanya’nın geleceği açısından endişe ve...
Dünyada 2 milyara yakın Müslüman yaşadığı söyleniyor, Müslümanların ağırlıklı olarak yaşadığı kıtalar Asya ve Afrika. Kıta Avrupası’nda yaşayan Müslümanların sayısı oldukça az fakat buradaki Müslümanlar diğer dinlerle irtibatları, iletişimleri, sosyal yaşamları, kültürleri ile çok işli, dışlılar ve birbirine çok yakınlar. 60 senedir Avrupa’da yaşayan Müslümanların bu yakınlaşmadan ne kadar e...
Her geçen gün daha da karmaşıklaşan bir dünyada yaşıyoruz, değerler, kimlikler, kültürel ve inançlar artık gittikçe önemsizleşiyor. Türkiye’de insanlar kapitalizmin gerçek yüzü ile yeni yeni tanışmaya başlamışlar, metropol şehirlerden, en taşra köylere kadar vahşi kapitalizmin nimetlerini paylaşmak için bütün değerlerini feda ediyorlar. Halbuki dünya hayatı, her insanın ahireti için imtihan ...
Hamburg şehrinde bulunan İslam Merkezi, İçişleri Bakanlığı tarafından yasaklandı. “Mavi Camii” olarak da bilinen İslam Merkezi’ne (IZH), “İran bağlantılı olduğu” gerekçesiyle yüzlerce polisin katılımıyla baskın düzenlendi. Baskının ardından merkezin faaliyetleri tümüyle yasaklandı. Merkez, 1953 yılında İranlı tüccarlar tarafından Mavi Camii’nin (İmam Ali Camii) Ayetullah Burucerdi'nin des...
2023 Meclis ve Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde hükümet ve muhalefet yurt dışında yaşayan Türk vatandaşlarına yönelik çeşitli vaatlerde bulunmuşlardı. Bu verilen vaatlerin hangisinin gerçekleştiğini bir göz atalım çünkü bir senesini dolduran hükümetin icraatını yurt dışında yaşayanlar olarak değerlendirmek bizim de hakkımız. Neticede bizler de oy kullandık, bu verilen vaatler çerçevesinde. ...
Her sene olduğu gibi bu senede Avrupa’da yaşayan Türkler okulların tatile girmesiyle memlekete yola çıktılar. 60 küsür senedir hiç bıkmadan, usanmadan anavatan Türkiye’ye izine gidiyorlar ve bunu sürekli tekrarlıyorlar. Sadece izine gitmiyorlar, ülkemizin ekonomisine de çok büyük katkı yaparak ekonomik destek sağlıyorlar. Bütün sıkıntılara, dışlanmalara, aldatılmalara rağmen ülke sevdasın...
Türklerin Avrupa’ya göçünün üzerinden 60 yıl geçmiş ve burada 4. nesil büyümüş. Büyüyen 4. nesil ve arkasından gelen 5. neslin bu coğrafyada asimile olup yok olacağı öngörülmüştü. Varlıklarını uzun süre kendi kimlikleri, kendi değerleri ve kültürleri ile yaşamaları mümkün değil diyorlardı. Okullarda Türkçe ana dil dersleri kaldırılmış, Türkçe öğretmenleri atanmamış, bazı okulların avlularınd...
Birinci ve ikinci Dünya Savaşını çıkaran Avrupa son günlerde yine savaş çığırtkanlığını çok seslendirmeye başladılar. Sırbistan Cumhurbaşkanı Aleksander Vucic, 3, 4 ay sonra Avrupa’da bir savaşın çıkmasının büyük bir ihtimal içerisinde olduğunu söyledi Yine Macaristan Başbakanı Vicktor Orban, “Avrupa'yı savaşın eşiğinde görüyorum” dedi. Amerika’da önde siyasetçiler keza 3. dünya savaşını...
Almanya’da Türk toplumunun Avrupa parlamentosu seçimleri için sandık başına gitmeleri beklenenin çok altında oldu, halbuki bu seçimde herhangi bir seçim barajı bulunmuyordu. Burada yaşayan Türk seçmen sayısının 1,8 milyon olduğunu biliyoruz ve bunların sadece 200 binin oy kullanmak için sandığı gittiği görülüyor. Türkiye seçimleri için yoğun bir katılım sağlayan Türkler- Avrupa parlamentosu ...
Merkezi Köln’de olan İslam Toplumu Milli Görüş teşkilatları, Belçika’nın Hasselt şehrinde “kardeşlik ve dayanışma” adı altında 15.genel kurulunu yaptı. Genel kurulda aynı zamanda tüzük değişikliği de yapıldı. Kimsenin cesaret etmediği bir dönemde böylesi çok kalabalık bir genel kurul yapmak IGMG ruhunun çok canlı göstergesidir. 40 bin insanın katıldığı genel kurula dünyanın 43 ülkesinde...
Federal Almanya vatandaşlık yasasında değişiklik yaparak, yeni vatandaşlık yasasını meclisten geçirerek, gelecek ay yani Haziran ayının 27’sinde yürürlüğe girecek. Ülkede yaşayan göçmenler için tarihi bir dönem olacak, çünkü uzun yıllardır ülkede yaşayan göçmenlerin mücadelesi sonuca bağlanmış olacak. Yeni vatandaşlık yasası ile federal Almanya’da göçmenler bilhassa biz Türkler bu topraklard...
Altmış senedir içinde yaşadığımız ülke olan Almanya, inançlarıyla, kültürüyle, örf adet, dil ve kimliği ile yüzyıllardır barışık yaşıyor. Birinci ve ikinci dünya savaşı yaşamasına rağmen toplumsal fay hatları öyle keskin değil. Alman toplumunun dinamiklerini oluşturan değerler her kesimde kabul edilebilir bir ortak payda. Almanya’nın tarihinde 9 Kasım 1918 dönüm noktasıdır. Sosyal dem...