Federal Almanya’da göçmenler bir arayış içerisindeler, göçmenler kendilerinin içerisinde yaşadıkları toplumda bir türlü kabul edilmediklerini inanıyorlar.
Kabul görmeme ise açıkça bir gerçek gerek siyasi partilerde gerekse kamuda göçmenlerin nüfusuna baktığımızda ortaya çıkıyor.
Kamuda ve siyasi partilerde göçmenler kendilerine yer bulamıyorlar.
Göçmen kökenliler hak ettikleri konumda değiller ayrımcılık ve dışlanma her yerde kendini gösteriyor.
Toplumun yaklaşık yüzde 25'inin bir göçmen geçmişi olduğu dikkate alındığında mevcut göçmen kökenlilerin siyasi partilerdeki aday sayısı toplumsal gerçeğin çok gerisinde".
Almanya’da yaklaşık 900 bin Türk kökenli seçmen var bu sayı çifte vatandaşlık yasası ile dahada artacak.
Almanya’da en büyük göçmen nüfusa sahip Türkler ise kendilerini daha da yalnız hissediyorlar, kendilerini temsil etmesi gereken STK’lar asli görevlerinin dışında işlerle uğraştıkları için insanlar kendilerini sahipsiz görüyorlar.
Türk ve göçmen toplumunun sorunlarına sahip çıkılması ve çözümleri hususunda kimse kılını kıpırdatmıyor.
Göçmenler kendilerini sahipsiz ve dışlanmış bir ortamda kendilerine sahip çıkacak bir el arıyorlar.
Irkçılığın çok yükseldiği Almanya’da onların temsil eden, onların dertlerini dert edinen bir siyasi oluşuma ihtiyaç duyuyorlar.
Geçmişte bazı siyasi partiler bu ihtiyacı karşılamak için kuruldular maalesef başarılı olamadılar.
Almanya'da kuruluşu ilan edilen yeni siyasi oluşum DAVA partisi geniş tabanlı olarak kamuoyunun önüne çıktı.
DAVA Partisi’nin kamuoyuna çıkmasıyla tartışmalar başladı fakat bu tartışmalar çok yüzeysel ve ayrıştırıcı.
Bu partiyi dışlama ve yalnızlaştırma kampanyası başlatıldı.
Neden bu kadar tepki veriliyor, anlaşılır gibi değil?
Tamamen yasalar çerçevesinde kurulan DAVA partisi kimleri rahatsız etti acaba?
Yıllardır yok sayılan, görmezlikten gelinen bir toplumun insanları bir araya gelerek bir parti kuruyorlar ve suçlanıyorlar?
Almanya bir gerçekle yüzleşmek zorunda, artık misafir işçi yok, hakkını ve hukukunu arayan bir topluluk var ve yok sayılmayı kabul etmiyor, bizde bu ülkede yaşıyoruz bize de sahip çıkılsın istiyor.
Almanlar bu insanların kendi partilerinde neden hak ettikleri şekilde yer vermediklerini sormalıdırlar, sorgulamalıdırlar.
DAVA partisini Almanya için bir zenginlik, siyasi katılımcı ve rakip olarak görülmesi gerektiği görülmelidir.
Suçlayıcı bir dil kimseye fayda sağlamaz.
Avrupa ve Almanya’nın çok ağır sorunları bulunmaktadır çözüm üreten insan sayısı ise çok az, eğer göçmen kökenlileri bir zenginlik görür onlardan istifade ederlerse bu Batı Avrupa tolumu için bir çıkış olabilir.
DAVA Partisi de suçlamalara aşırı tepki vermemelidir, kucaklayıcı hoşgörü dili öne çıkarılmalıdır.
Bu çıkılan siyasi yol uzun bir yoldur, uzun soluklu ve mücadele gerektiren yoldur.
Birlik beraberlik olmazsa olmazlardır ve sabır her zaman lazım olur.
DAVA Partisi’ne başarılar diliyorum yolları açık olsun.
Ramazan Özdemir
Henüz hiç yorum yapılmamış. Şimdi ilk yorumu siz yapın!
Email adresiniz gizlenecektir. Zorunlu alanlar (*) ile işaretlenmiştir.
Türkiye’de kamuda ve özel sektörde tasarruf yapılıyor bu sene bizim de belediye ile ortak programımız vardı ve Cumhurbaşkanlığı tasarruf genelgesi yayınlandı denilerek yemek kısmı iptal edildi. Yine Almanya’da kamuda ve özel işletmelerde tasarruf yapılıyor, benim çalıştığım işletmede su, yemek, kahve gibi şeyler artık çalışanlara verilmeyecek. Kendi evlerimizde mümkün oldukça idareli yani, ...
Tarihte Türkler sürekli göç etmişler, göç ettikleri yerlerde kısa sürede uyum sağlayarak o beldenin hâkimi konumuna yükselerek, güvenlik, adalet ve düzenin sağlanmasına yardımcı olmuşlardır. Günümüzde dünya çalkantılar içerisinde boğuşurken, Avrupa’da yaşayan Türkler yeni bir medeniyetin temsilcisi olabilirler mi? Türkler tarafından içinde yaşadıkları batı medeniyetine ve toplumuna karşı her...
Almanya’da ard arda yapılan Eyalet Parlamentosu seçimlerinde geleneksel partiler, seçimlerde ağır yenilgiye uğradılar, Hükümet partileri, SPD, Yeşilliler ve Hür Demokratlar hükümeti daha ne kadar dayanır bilinmiyor fakat her geçen gün durum dahada kötüleşiyor. Muhalefet partileri olan CDU ve Sol partileri de keza çok oy kaybettiler. Seçim sonuçları Almanya’nın geleceği açısından endişe ve...
Dünyada 2 milyara yakın Müslüman yaşadığı söyleniyor, Müslümanların ağırlıklı olarak yaşadığı kıtalar Asya ve Afrika. Kıta Avrupası’nda yaşayan Müslümanların sayısı oldukça az fakat buradaki Müslümanlar diğer dinlerle irtibatları, iletişimleri, sosyal yaşamları, kültürleri ile çok işli, dışlılar ve birbirine çok yakınlar. 60 senedir Avrupa’da yaşayan Müslümanların bu yakınlaşmadan ne kadar e...
Her geçen gün daha da karmaşıklaşan bir dünyada yaşıyoruz, değerler, kimlikler, kültürel ve inançlar artık gittikçe önemsizleşiyor. Türkiye’de insanlar kapitalizmin gerçek yüzü ile yeni yeni tanışmaya başlamışlar, metropol şehirlerden, en taşra köylere kadar vahşi kapitalizmin nimetlerini paylaşmak için bütün değerlerini feda ediyorlar. Halbuki dünya hayatı, her insanın ahireti için imtihan ...
Hamburg şehrinde bulunan İslam Merkezi, İçişleri Bakanlığı tarafından yasaklandı. “Mavi Camii” olarak da bilinen İslam Merkezi’ne (IZH), “İran bağlantılı olduğu” gerekçesiyle yüzlerce polisin katılımıyla baskın düzenlendi. Baskının ardından merkezin faaliyetleri tümüyle yasaklandı. Merkez, 1953 yılında İranlı tüccarlar tarafından Mavi Camii’nin (İmam Ali Camii) Ayetullah Burucerdi'nin des...
2023 Meclis ve Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde hükümet ve muhalefet yurt dışında yaşayan Türk vatandaşlarına yönelik çeşitli vaatlerde bulunmuşlardı. Bu verilen vaatlerin hangisinin gerçekleştiğini bir göz atalım çünkü bir senesini dolduran hükümetin icraatını yurt dışında yaşayanlar olarak değerlendirmek bizim de hakkımız. Neticede bizler de oy kullandık, bu verilen vaatler çerçevesinde. ...
Her sene olduğu gibi bu senede Avrupa’da yaşayan Türkler okulların tatile girmesiyle memlekete yola çıktılar. 60 küsür senedir hiç bıkmadan, usanmadan anavatan Türkiye’ye izine gidiyorlar ve bunu sürekli tekrarlıyorlar. Sadece izine gitmiyorlar, ülkemizin ekonomisine de çok büyük katkı yaparak ekonomik destek sağlıyorlar. Bütün sıkıntılara, dışlanmalara, aldatılmalara rağmen ülke sevdasın...
Türklerin Avrupa’ya göçünün üzerinden 60 yıl geçmiş ve burada 4. nesil büyümüş. Büyüyen 4. nesil ve arkasından gelen 5. neslin bu coğrafyada asimile olup yok olacağı öngörülmüştü. Varlıklarını uzun süre kendi kimlikleri, kendi değerleri ve kültürleri ile yaşamaları mümkün değil diyorlardı. Okullarda Türkçe ana dil dersleri kaldırılmış, Türkçe öğretmenleri atanmamış, bazı okulların avlularınd...
Birinci ve ikinci Dünya Savaşını çıkaran Avrupa son günlerde yine savaş çığırtkanlığını çok seslendirmeye başladılar. Sırbistan Cumhurbaşkanı Aleksander Vucic, 3, 4 ay sonra Avrupa’da bir savaşın çıkmasının büyük bir ihtimal içerisinde olduğunu söyledi Yine Macaristan Başbakanı Vicktor Orban, “Avrupa'yı savaşın eşiğinde görüyorum” dedi. Amerika’da önde siyasetçiler keza 3. dünya savaşını...
Almanya’da Türk toplumunun Avrupa parlamentosu seçimleri için sandık başına gitmeleri beklenenin çok altında oldu, halbuki bu seçimde herhangi bir seçim barajı bulunmuyordu. Burada yaşayan Türk seçmen sayısının 1,8 milyon olduğunu biliyoruz ve bunların sadece 200 binin oy kullanmak için sandığı gittiği görülüyor. Türkiye seçimleri için yoğun bir katılım sağlayan Türkler- Avrupa parlamentosu ...
Merkezi Köln’de olan İslam Toplumu Milli Görüş teşkilatları, Belçika’nın Hasselt şehrinde “kardeşlik ve dayanışma” adı altında 15.genel kurulunu yaptı. Genel kurulda aynı zamanda tüzük değişikliği de yapıldı. Kimsenin cesaret etmediği bir dönemde böylesi çok kalabalık bir genel kurul yapmak IGMG ruhunun çok canlı göstergesidir. 40 bin insanın katıldığı genel kurula dünyanın 43 ülkesinde...
Federal Almanya vatandaşlık yasasında değişiklik yaparak, yeni vatandaşlık yasasını meclisten geçirerek, gelecek ay yani Haziran ayının 27’sinde yürürlüğe girecek. Ülkede yaşayan göçmenler için tarihi bir dönem olacak, çünkü uzun yıllardır ülkede yaşayan göçmenlerin mücadelesi sonuca bağlanmış olacak. Yeni vatandaşlık yasası ile federal Almanya’da göçmenler bilhassa biz Türkler bu topraklard...
Altmış senedir içinde yaşadığımız ülke olan Almanya, inançlarıyla, kültürüyle, örf adet, dil ve kimliği ile yüzyıllardır barışık yaşıyor. Birinci ve ikinci dünya savaşı yaşamasına rağmen toplumsal fay hatları öyle keskin değil. Alman toplumunun dinamiklerini oluşturan değerler her kesimde kabul edilebilir bir ortak payda. Almanya’nın tarihinde 9 Kasım 1918 dönüm noktasıdır. Sosyal dem...
Dünyada son yıllarda, kıtalar arasından tutunda, ülkeler arasında bir göç hareketliliği yaşanıyor. Örneğin; ABD ile Meksika’yı ayıran 3 bin 200 kilometrelik sınırda, her gün ortalama bir insan hayatını kaybediyor. Gözetleme kuleleri, dikenli teller, termal kameralar ve tuzaklarla dolu sınırdan her şeye rağmen geçmek isteyenler, bu seferde sınır muhafızları veya Teksas polisinin kurşunlarına hed...