Ramazan Özdemir
Federal Almanya ile 1961 iş gücü anlaşması yapılmasından sonra en dramatik, en acılı olay Solingen şehrinde yaşayan Avrupa Türk aile Amasyalı Genç ailesine yapılan ırkçı saldırıdır.
1943 senesinde Amasya’da doğan ve 27 yaşında Almanya’ya gelen Anadolu kadını Mevlüde Genç’in hayatı 1993 yılında bir gece evlerine yapılan ırkçı saldırı ile değişti.
Solingen şehrinde 29 Mayıs 1993 tarihinde ırkçılar evlerini ateşe vererek 5 aile üyesini yaktılar.
Mevlüde Genç bütün acılarına rağmen barış ve hoşgörü dilinden vazgeçmedi “Acı benim acım, ölene kadar devam edecek. Ancak iyi olalım, birbirimize sevgi, saygı gösterelim, birbirimizi incitmeyelim. Yerli yabancı demeyelim, biz bu ülkenin parçasıyız.”
Mevlüde Genç'in hoşgörü ve barış çağrısı, Almanya'daki tüm Türk nesilleri üzerinde olumlu ve kalıcı bir etki yaptı.
Mevlüde Genç, sevginin nefretten daha güçlü bir duygu olduğunu insanlara gösterdi.
Sadece evlerini yakan 4 Nazi hakkında ihtiyatlı bir dil kulanan Mevlüde Genç, "Kimseye karşı nefret duymuyorum sadece çocuklarımı öldüren dört gence karşı derin bir nefret duyuyorum ve Bu ülke de bize ait." diyordu.
Almanya’daki Türk toplumunada seslenen Mevlüde Genç, Türkiye'de doğdum ama şimdi burada yaşıyorum. Burada olduğum için ve ekmeğimizi de burada kazandığım için çok minnettarım.
Kardeş gibi yaşamalıyız” sözleri ile kalıcı olduğumuzun ve bu ülkenin bir parçası olduğumuzu vurguluyordu.
Solingen katılmanın bugüne taşınmasında, taze tutulmasında çok büyük etkisi olan bu hanımefendi acılarını içine atarak sağlam bir duruş sergiledi.
Türk kadının örnek anası olarak tarihe geçti.
Alman medyası ise Mevlüde Genç hanımefendinin ardından çok olumlu, övgü dolu yazılar yazdılar.
Bütün hayatı acılarla geçti fakat hiç bir zaman intikam ve nefret dili kulanmadı diyerek barış elçisi vurgusu yaptı.
Anadolu kadının irfanını, hoşgörüsünü ve merhametini Avrupa’ya taşıyan bu hanımefendi tarihe altın harflerle yazılacak.
Bilge kişiliği ile Türk kadının duruşunu Avrupa Türklerine örnek olan Mevlüde Genç Avrupa Türklerinin kalbinde her zaman yaşayacak.
Solingen katliamının Türk toplumda bir travma yaptığı bir gerçek, bu katliamı unutmamız mümkün değil fakat katliamın bugünlere kadar taze tutulmasında Mevlüde Genç bir semboldü, şimdi böyle bir sembolden yoksun kalınacak.
Cenazesi memlekete götürülecek ve orada toprağa verilecek, keşke burada toprağa verilseydi.
Ömrünün büyük bir kısmını burada geçirmiş Alman ve Türk toplumununda saygı ve karşılık bulmuş birisi burada kalmalıydı.
Solingen katliamının yıldönümleri bundan sonra inşallah sekteye uğramaz çünkü Mevlüde Genç ana bu yıldönümlerinin öncüsüydü.
Bilge Ana Mevlüde Genç’in çıkmış olduğu bu ahiret yolculuğunu rabbim kendisine kolay kılsın, mekanı cennet, makamı âli olsun.
Henüz hiç yorum yapılmamış. Şimdi ilk yorumu siz yapın!
Email adresiniz gizlenecektir. Zorunlu alanlar (*) ile işaretlenmiştir.
Almanya’nın Hamburg şehrinden, Türkiye’ye tatile giden Böcek Ailesi İstanbul’da zehirlenerek öldü ve yok oldu. Böcek Ailesinin ölümü, Avrupa’da yaşayan Türk’leri derinden etkiledi. Kim bu zehirlenme olayının sorumlusu? Hotel mi, sokak satıcılarımı, lokantamı, görevini yapmayan doktorlar mı, denetim yapmayan kamu görevlileri mi, kim, kim? Pek çok soru yanıt bekliyor. Ben cevabının b...
Bizi biz yapan etkenlerin başında içinden çıktığımız milletin, dini, dili, kültürü, örfü, gelenek ve görenekleridir ve annemizin, babamızın ve ailelerimizin bize verdiği eğitimdir. Hiçbir millet ve hiçbir topluluk varlıklarını, kimliklerini yukarıda saydığım değerlerden uzak yaşayamaz, şayet eğer o değerlerden uzak yaşarsa, o kimse veya topluluk artık kendi kimliği ile anılmaz, farklı bir kültü...
Federal Almanya’nın bugününü anlatmak için dününü iyi bilmek gerekiyor. Bilhassa bugünkü Almanya’yı anlatmak gerçekten çok zor, bir ülke bu kadar sürede nasıl değişir. Dünün Almanya’sında, Politika, Eğitim, Sağlık, Bürokrasi hizmetleri eşit şekilde dağıtılıyordu, insanlar bu hizmetlerden çok memnundu. Bürokrasi, Kurallar ve Kaideleriyle dünyada örnek bir ülkeydi, Almanya ekonomik mucize...
Hiç kimse cinsiyet, köken, dil, inanç, ten rengi, cinsel yönelim veya fiziksel bir engeli nedeniyle ayrımcılığa maruz bırakılmamalıdır. Almanya Temel Yasasının 3. Maddesi, 3.fıkrası. Özel okul açma hakkı güvence altındadır. Kamu okullarının yerine geçmek üzere özel okullar, devletin izniyle kurulurlar ve eyalet yasalarına tabiidirler. Eğitim hedefleri, donatım ve öğretim kadrosunun bilimsel ...
Almanya’daki Türk toplumunun geleceği ile ilgili geçen hafta yazdığımın yazının devamı olarak, bu hafta Türk toplumu hangi kimlikle varlığını sürdürebilir olacaktır. Türk toplumunun örgütlenmesi dini kurumlar, kültürel dernekler, spor kulüpleri, ticari şirketler ve siyasi/sosyal örgütlenmeler olarak öne çıkar. Bunların içerisinde en aktif ve halkla iç içe olan ise dini kurumlardır, yani Tü...
Altmış küsür senedir batı Avrupa’da yaşayan Türk toplumunun geleceği ile ilgili gerek Türk devletinde gerekse Türk STK’larda herhangi bir öngörü veya stratejik bir çalışma bulunmamaktadır. Türk toplumunun gelecek 50 yıl veya 100 yıl sonra nerede olacağı veya hangi kimlikle varlığını sürdüreceği belirsiz. Varlığını ve kimliğini başka medeniyetin temsilcilerine emanet etmek, yani kendi kader...
Gazze Şeridi'ndeki savaş belki de sona erdi. Ancak bundan sonra ne olacağı, bu savaşta kimin kazanan, kimin kaybeden olduğu sorusunun cevabı belirsiz görünüyor. Çünkü İsrail hiçbir zaman barış yolunda samimi olmadı. Farklı cevaplar arasında şunlar yer alıyor: Benjamin Netanyahu, Donald Trump'ın onu savaşı bitirmeye zorlaması nedeniyle savaşı kaybettiğini söylüyorlar, kanaatimce bu doğru d...
Almanya’da Türklerin ve Müslümanların kurduğu yüzlerce dernek, vakıf ve cemaat var. Bu teşkilatların çoğunluğu, kendi çevrelerine hitap ediyorlar ve faaliyetlerini kendi mahallelerinde yapıyorlar. Birlikte hareket edebilmek ve aynı hedefe yürüyebilmek için gerekli olan birliktelikten çok uzaklar, yani güç birliği içerisinde değiller. Tabii böyle olunca hem ekonomik, hemide siyasi olarak g...
Müslüman bir insanın herhangi bir zümreye veya guruba bağlanması, katılması hususunda hürdür yani kendi iradesidir. Kimse bu tercihe karışamaz ve karışmamalıdır. Ancak bağlandığı gurubun veya cemaatin sınırlarını çizdiği dairenin kendisi için kutsal olduğunu inanıp, diğer gurupları iman dairesi dışında görürse bu çok tehlikelidir. Özellikle son zamanlarda gençler arasında, diğer, Müslüman...
Hafta sonu yapılan, Kuzey Ren Westfalya Eyalet yerel seçimleri beklenildiği gibi sonuçlandı. Yerel seçimlerde muhafazakâr CDU en güçlü parti olmaya devam ediyor. Fakat aşırı sağcı olan AfD partisi, 2020'deki seçim sonuçlarının daha fazla oy alarak oylarını üç katına çıkardı. Yani ırkçı popülist AfD partisi artık Batı'da da çok güçlendi. Yeşiller partisi ise önemli ölçüde zayıfladı. ...
Almanya’nın en kalabalık eyaleti olan Kuzey Ren-Westfalya'da 14.09.2025 tarihinde, yani bu pazar günü yerel seçimler yapılacak, Kuzey Ren-Westfalya eyaletindeki belediye, şehir ve ilçelerinde halk temsilcileri yeniden seçilecek. 14 Eylül'de 23 büyük şehir ve 31 kırsal bölge de dahil olmak üzere 396 belediyede seçimle birlikte, en önemli siyasi makamlara atamalar hakkında kararlar alınacak. Yakl...
Angele Merkel liderliğindeki federal hükümet 10 sene önce mülteciler ve sığınmacılar ile ilgili söylediği (“Wir schaffen das”) yani biz başarırız sözü söyleyeli 10 sene olmuş. Bu sözü söyleyeli on sene olmuş fakat bugün Almanya neyi konuşuyor, mülteciler için daha fazla "düzen ve kontrolü" savunuyor. Dahası daha fazla insanları sınır dışı edelim diyorlar ve yeni düzenlemeler getiriyorlar. ...
Federal Almanya’da ırkçılık her geçen gün mevzi kazanmaya devam ediyor, öyleki devletin her kademesinde, kamuda, poliste, federal orduda yani devletin güvenlik birimlerinin her kademesinde. Öyle ki, ırkçı parti AfD’nin oy oranı kamuoyu araştırmalarında yüzde %30’a dayanmış durumda. Son yıllarda federal orduda (Bundeswehr) aşırı sağcı olayların sayısı artmış durumda: 2024 yılında aşırı sağ...
Türk vatandaşları 1960’lı yıllarında ekonomik sebeplerden dolayı Avrupa’ya işçi göçü vererek, ekonomik sıkıntılardan kurtulmak istemiştir. Sene 2025 ve Türkiye’de ekonomik sıkıntılar devam ediyor, tabi bunun çok sebepleri ve gerekçeleri vardır fakat bu her ülke için geçerlidir. Türk ekonomisi son yirmi yılda katettiği yolu, seksen yılda yapamamıştır acaba neden? Ülkemiz Avrupa’nın başardı...
Rusya uluslararası hukuku ihlal ettiğinde, Ukrayna için daha fazla silah diyorlar. İsrail ihlal ettiğinde, yine İsraile silah tedarik etmeye devam ediyorlar çünkü "kirli işleri onlar için Avrupa yapıyor". ABD bütün bu kuralları ihlal ettiğinde ise, buna güç diyorlar. Avrupa ve ABD’nin yalanlarına artık kimse inanmıyor. Çifte standartlar dayanılmaz hale gelmiş durumda. Kıta Avrupa’sının ve...