Ramazan Özdemir
Almanya'da siyaset ve medya çok sıkı kontrol ediliyor. Özellikle ABD propagandası Alman politikasını ve medyasını zehirliyor. Ukrayna krizi ve savaşı başladığından beri muhalif sesler veya muhalif gurupların sesi susturulmuş durumda.
Muhalif sesleri televizyon tartışma programlarına çağırmıyorlar. Televizyonlarda ve medyada savaş karşıtı olanlar veya farklı fikirleri olanlar yeterli derecede kamuoyuna seslerini duyuramıyorlar.
Ukrayna savaşının şahinleri yeşiller partisi bu konuda çok maharetli. Çünkü Alman basınını ve halkını esir almış gibiler. Dışişleri bakanı Barbock Rusya için kullandığı cümle şu; ‘Ukrayna'yı işgal etmek gibi bir şeyi yapamayacak kadar zayıflatılmasını istiyoruz’ diyordu.
ABD’nin peşine takılan Almanya barışı değil, savaşı tercih ediyor. Joe Biden; ‘Son Ukraynalıya kadar savaşmak istiyorlar Ukraynalılar’ diyerek savaşı teşvik ederek Almanya’yı savaş konusunda cesaretlendirmeye çalışıyor.
Joe Biden’nin oğlu Hunter, Ukrayna’da Oligarkların yolsuzluğuna derinden içinde ve ABD’e seçimlerinde gündeme gelmişti. Şimdi ise savaşın kilit isimlerinden birisi başkanın danışmanlarından.
Çok büyük ticari kazanç sağlıyor Ukrayna savaşından.
ABD'li ekonomist Jeffrey Sachs, Ukrayna savaşının ABD ile Rusya arasındaki bir savaş olduğunu belirtiyor AB ve Almanya ise savaşın figüranları gibi.
Almanya Şansölyesi Scholz ve Fransa başkanı Macron, Avrupa'nın beka çıkarlarını gözetme cesaretini gösterselerdi belki savaş önlenebilirdi.
ABD'li entelektüel Noam Chomsky, ABD'yi dünyanın bir numaralı terörist devleti olarak tanımlıyor. İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra ABD çıkardığı veya savaştığı savaşlarda 20 milyondan fazla insanın öldüğü biliniyor. Birçok örtülü savaşı, ticaret savaşını, CIA eylemlerini ve drone savaşlarını düşünürseniz, bunun daha fazla olduğu ortaya çıkar.
ABD’li yetkililer olası bir ateşkes üzerinde anlaşmayı ve bir barış anlaşması imzalamayı düşünmedikleri her gün daha net açıklıyorlar.
Şimdi ise ABD sorumsuzca Avrupa'da bir nükleer savaş riskini çıkartmak için bütün kozlarını oynuyor.
Bu hafta federal mecliste hükümetin Ukrayna ile ilgili görüşmeleri vardı. Fakat gerek hükümet gerekse muhalefet ciddi bir çözüm ve görüş ortaya koyamadılar.
Başbakan Scholz, ‘Ülkemiz bir arada, Avrupa bir arada, birbirimizle ve Ukrayna ile dayanışma gösteriyoruz’ dedi. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin savaş hedeflerine ulaşamayacak. Putin Batı ve Ukrayna'nın zayıflığı hakkında spekülasyon yapıyor. ‘Ama yanılıyor. Zayıf değiliz’ dedi.
Hükümetin Rusya politikası savaş üzerine kurulmuş ve mümkün olduğunca savaşı uzatmak ve Rusya’yı zayıflatmak istiyorlar.
Farkındalar mı? Büyük işletmeler ve orta ölçekli sanayi şirketleri yüksek enerji fiyatlarından dolayı çok zordalar, iflas dalgası geliyor.
Halk ise zaten yüksek enflasyon ve pahalılıktan şikayetçi.
Savaşın uzaması AB ve Alman ekonomisini daha çok zorlar, hükümet acilen barışın yanında olduğunu açıklayarak barıştan yana tavır koymalıdır.
Savaşın kazanını sadece ABD’dir. Bütün AB ülkeleri çok büyük ekonomik sıkıntılar yaşıyorlar. Almanya'daki enerji ve ekonomik krizin sonuçları giderek daha dramatik hale geldi.
Yapılan bir ankete göre, kâr amacı gütmeyen 10 sosyal kuruluştan dokuzu yükselen fiyatlar nedeniyle varlıklarından endişe ediyor. Anket, yapılan huzurevleri, kreşler, danışma merkezleri, kadın sığınma evleri ve evsizlere yönelik sığınma evlerinin yaklaşık yarısı, maddi yardım almadan varlıklarını en fazla bir yıl sürdürebileceklerini belirtiliyor.
Tesislerin dörtte üçünde ısınma giderleri ikiye katlandı, hatta dörtte biri üç katını ödemek zorunda kaldı. Yüzde 60'ı ayrıca elektrik maliyetlerinin iki katına çıkmasını bekliyor. Kurumlar gerekli avans ödemelerini yapamıyorsa iflas davası açmak zorundalar.
Diakonie ve Arbeiterwohlfahrt gibi sosyal kurumlar bir iflas dalgası konusunda uyarıda bulunuyorlar.
En önemli ekonomik enerji tedarikçisi olan Rusya ile yaşanan ekonomik savaşın ne kadar çılgın olduğunu bir kez daha gösteriyor.
Alman medyası sanki kör olmuş, hükümeti yönlendirmede maalesef ABD’nin yörüngesinde hareket ediyor.
Henüz hiç yorum yapılmamış. Şimdi ilk yorumu siz yapın!
Email adresiniz gizlenecektir. Zorunlu alanlar (*) ile işaretlenmiştir.
Almanya’nın en kalabalık eyaleti olan Kuzey Ren-Westfalya'da 14.09.2025 tarihinde, yani bu pazar günü yerel seçimler yapılacak, Kuzey Ren-Westfalya eyaletindeki belediye, şehir ve ilçelerinde halk temsilcileri yeniden seçilecek. 14 Eylül'de 23 büyük şehir ve 31 kırsal bölge de dahil olmak üzere 396 belediyede seçimle birlikte, en önemli siyasi makamlara atamalar hakkında kararlar alınacak. Yakl...
Angele Merkel liderliğindeki federal hükümet 10 sene önce mülteciler ve sığınmacılar ile ilgili söylediği (“Wir schaffen das”) yani biz başarırız sözü söyleyeli 10 sene olmuş. Bu sözü söyleyeli on sene olmuş fakat bugün Almanya neyi konuşuyor, mülteciler için daha fazla "düzen ve kontrolü" savunuyor. Dahası daha fazla insanları sınır dışı edelim diyorlar ve yeni düzenlemeler getiriyorlar. ...
Federal Almanya’da ırkçılık her geçen gün mevzi kazanmaya devam ediyor, öyleki devletin her kademesinde, kamuda, poliste, federal orduda yani devletin güvenlik birimlerinin her kademesinde. Öyle ki, ırkçı parti AfD’nin oy oranı kamuoyu araştırmalarında yüzde %30’a dayanmış durumda. Son yıllarda federal orduda (Bundeswehr) aşırı sağcı olayların sayısı artmış durumda: 2024 yılında aşırı sağ...
Türk vatandaşları 1960’lı yıllarında ekonomik sebeplerden dolayı Avrupa’ya işçi göçü vererek, ekonomik sıkıntılardan kurtulmak istemiştir. Sene 2025 ve Türkiye’de ekonomik sıkıntılar devam ediyor, tabi bunun çok sebepleri ve gerekçeleri vardır fakat bu her ülke için geçerlidir. Türk ekonomisi son yirmi yılda katettiği yolu, seksen yılda yapamamıştır acaba neden? Ülkemiz Avrupa’nın başardı...
Rusya uluslararası hukuku ihlal ettiğinde, Ukrayna için daha fazla silah diyorlar. İsrail ihlal ettiğinde, yine İsraile silah tedarik etmeye devam ediyorlar çünkü "kirli işleri onlar için Avrupa yapıyor". ABD bütün bu kuralları ihlal ettiğinde ise, buna güç diyorlar. Avrupa ve ABD’nin yalanlarına artık kimse inanmıyor. Çifte standartlar dayanılmaz hale gelmiş durumda. Kıta Avrupa’sının ve...
Orta Doğu’da, İsrail istediği herhangi bir ülkeyi kafasına göre bombalıyor ve tehdit ediyor. Uluslararası hukukun hiçbir önleme ve caydırıcı gücü kalmamış ve İsrail tarafından yok edilmiş durumda. Birleşmiş milletler veya dünyanın gelişmiş medeni ülkeleri, insan hakları ihlalleri ile ilgili bütün değerleri görmezlikten gelerek İsrail’in işlediği bütün suçlara göz yumuyor. Birleşmiş Mille...
Almanya’daki Türk toplumu siyasi olarak iki tercih ile karşı karşıya, ya Alman siyasi partilerinde siyaset yapacaklar veyahut ta, kendi imkanlarıyla siyaset sahnesinde yer alacaklar. Alman partilerinde politika yapmak için belirli zorluklar ve kriterler var ve Almanların bu kriterleri ile çok sıkı bir disipline tabi tutuluyorsunuz. Parti kararları bazen sizin dini, kültür ve kimliklerinizle...
Gurbetçi, kendi ülkesi dışında bir ülkede ikamet eden kişidir ve gurbete çıkan ve oralarda çalışan, geçimini aile ocağından uzakta, gurbette kazanan kimseye denir. Gurbetin bir sınırı ve zamanı vardır, bir kimse veya bir topluluk 60 sene başka bir ülkede yaşıyor ve orada yerleşik hale gelmişse artık o topluluk gurbetçi statüsünden çıkmıştır. Avrupa’da yaşayan Türkler gurbetçi değil ve kendil...
Devşirmeler Osmanlı'da fethedilen bölgelerdeki Hristiyan ailelerin çocuklarının 1/5 ini alarak onları yeteneklerine göre yetiştirilenlere verilen isim. Dönmeler ise Müslüman olmuş gibi görünmelerine rağmen, gizlice Yahudi inançlarını ve Kabalisttik öğretileri sürdürenlere denir. Türkiye’de son zamanlarda İslami değerlere ve Müslümanlara hakaret edenlerin medyada çok yer alması nasıl izah ed...
Uzun zamandır hiçbir üst düzey Alman politikacı, İsrail'in yaptığı "kirli iş" hakkındaki açıklamasıyla Merz kadar tartışma yaratmadı. Alman dış politikasının stratejik yönünde temel bir şey mi değişiyor. Sivil insanların öldürüldüğü göz önüne alındığında, demokrasi ve insan hakları konusunda batının samimi olmadığı ortaya çıkıyor. Uluslararası hukuk bir kenara atılıyor, birleşmiş milletl...
Kurban Bayramı’nı ata yurdu Mogolistan’da geçirdim, daha önce sekiz sene önce Rusya üzerinden Moğolistan’a gitmiştim. Kazak Türklerinin yoğun yaşadığı Bayan Ülgii şehrinde kalmış daha ileri gitmemiştim. Rusya’dan Moğolistan’a giderken özerk bölge olan Altay’dan geçerken, Altay Türklerine misafir olmuştum. Çok çileli, yorgun ve yorucu bir yolculuğum olmuştu. Bu sefer başkent Ulaan ...
Türkiye’de toplanan sosyalist enternasyonal toplantısı, ülkücüler arasında yeni bir tartışmayı ateşledi. Sosyalist Enternasyonal, çoğunlukla sosyal demokrat siyasi partilerden ve emek örgütlerinden oluşan, demokratik sosyalizmi kurmayı amaçlayan siyasi partilerin uluslararası siyasi örgütüdür. Sosyal demokrasi, sosyalizm içinde siyasi ve ekonomik demokrasiyi ve sosyalizme ulaşmaya yönelik ka...
Yurt dışında yaşayan Türklerin sayısı 7,5 milyon, bunun yaklaşık 6,5 milyonu Avrupa’da yaşıyor. Almanya’da ise Türk kökenli vatandaşlarının sayısı 3 milyon civarında. Avrupa’da yaşayan insanlarımızın çok çeşitli sorunları bulunmaktadır, bu sorunların çözümü için gerek Almanya tarafından ve gerekse Türkiye tarafından çözülmeyi bekliyor. Yine Avrupa’da Türkler tarafından kurulmuş sivil to...
Tarihçiler tarafından Hz. Ömer tarihteki en güçlü ve en etkili Müslüman liderlerden biri olarak görülür. Türklerin İslam ile tanışmasından sonra Hz. Ömer gibi adalet timsali olma yolunda lider arayışları hep ola gelmiştir. Türklerin tarihine baktığımızda dünyayı etkileyen en etkili liderleri İslam ile şereflen insanlar arasından çıkmıştır. Sultan Baybars, Sultan Alparslan, Timur, Osman B...
Peki bir Almanın hayali nasıl olacak? Alman devletinin ideolojisi vatandaşlarının tam bir itaat ile kendine bağlı olması ve talep edildiğinde buna uyması olarak görülmektedir. Devletler ve İktidardakiler toplumu kendi düşünce ve görüşlerine göre şekillendirmek isterler ve başka hiçbir düşünceye kolay, kolay izin vermezler. Alman toplumunun ideolojik olarak iyi yıkandığını düşünüyorum, öz...