Almanya’nın nüfus olarak en kalabalık eyaleti (NRW) Kuzey Ren Westfalye’de, 15.Mayıs 2022’de parlamento seçimleri yapılacaktır.
Toplam 17 milyon 905 bin 566 nüfusu ile ve sanayi-endüstrisiyle önde gelen bu eyalet, Almanya’nın kaderi ile çok yakın irtibatlıdır.
Daha önce bu eyalette seçimleri kaybeden SPD partisi, seçim sonuçlarını verdiği yenilgiye fazla dayamayarak, federal hükümet (2007) erken seçim kararı almıştı.
Aynı zamanda göçmenlerinde yoğunlukta yaşadığı bu eyalette, beş milyon göçmen kökenli insan yaşıyor. Kuzey Ren-Vestfalya'daki yabancıların oranı yüzde 13,8.
Yine 2020 yılı sonu itibari ile Kuzey Ren-Vestfalya'da yaşayan Türklerin sayısı bir milyon civarında ve Türk pasaportu taşıyanların ise 487 bin 470’dir. Türk vatandaşlarının, 247 bin 425 erkek ve 240 bin 045 kadındır.
Bu yapılacak olan eyalet parlamento seçimleri biz göçmenleri ve Türkleri çok yakından ilgilendiriyor çünkü bazı sorunlar eyalet düzeyinde çözülüyor.
Almanya’da din, eğitim, kültür, güvenlik, yerel yönetim gibi bir çok hizmetler eyaletlere bırakılmış.
Örneğin Okullarda Türkçe dersleri konusu, Türkçe okullarda tamamen kaybolmak üzeredir fakat bu konunun tekrar gündeme getirilip okullarda yabancı dil İngilizce gibi Türkçe dil derslerinin verilmesi sağlanmalıdır.
Türk toplumunun temsilcileri eyalet hükümeti ile görüştüklerinde din derslerinin Türkçe verilmesini ve aynı zamanda müfredat hakkında belirleyici olmak istiyorlardı.
Ne yazık ki bu taleplerinden vazgeçtiler, vazgeçtikleri gibi bu konuda artık görüş bile belirmiyorlar.
Çatı kuruluşlar kendi kimlik hakları konusundan feragat ederek sadece dini haklara odaklanarak, Almanların çizdiği dar alanda çalışmalar yaparak bir kenara çekilerek, Almanların oyununa gelmişlerdir.
Dini hakları ise ZMD ve İslam Rat üstlenerek dini cemaatler devre dışı bırakılmıştır.
Haklar konusunda maalesef tamamen bir köşeye çekilerek Almanların çizdiği dar alanda mücadele verilmeye çalışılıyor.
Almanların bize dayattığı politikayı hiç itirazsız kabul etmiş görünüyoruz.
Türk kuruluşları artık kültürel hakları ile ilgili eyalet hükümetlerinden bir talepte bile bulunamıyorlar.
Sadece kısıtlı dini hizmetler verilmeye çalışılıyor Hac, Umre, Kurban, Fitre, Geziler gibi.
Temel haklar konusunda ciddi bir görüşme eyalet hükümeti ile görüşülmelidir.
Halbuki Türk kuruluşlarının büyük bir çoğunluğunun merkezleri bu eyalette ve eyalet hükümeti ile sağlıklı bir iletişimleri yok.
Almanlarda ilişkiler hususunda çok samimi değiller ve hep önyargılı meselelere yaklaşıyorlar.
Yapılacak olan NRW parlamento seçimlerine iyi hazırlanarak Türk toplumunun meseleleri gündeme getirilerek çözülmesi için siyasi çalışmalar yapılmalıdır.
Bir çok Türk kökenli adayında yarıştığı NRW parlamento seçimleri bilhassa federal hükümetin ilk sınavı olacaktır.
Çünkü hükümet kurulduğu günden beri kamuoyuna güven veremedi.
Ukrayna krizi, Rusya ilişkileri, ekonomi ve pandemiden dolayı çok sıkıntı yaşanıyor ve hükümet bu sorunların çözümü konusunda üzerine düşeni yerine getiremedi.
Her beş senede yapılan NRW eyalet parlamento seçimleri, göçmenler için çok önemli çünkü çözülememiş bir çok sorun ortada ve seçilecek parlamentodan bu sorunlarla ilgili bir adım atılması bekleniyor.
Henüz hiç yorum yapılmamış. Şimdi ilk yorumu siz yapın!
Email adresiniz gizlenecektir. Zorunlu alanlar (*) ile işaretlenmiştir.
Altmış küsür senedir batı Avrupa’da yaşayan Türk toplumunun geleceği ile ilgili gerek Türk devletinde gerekse Türk STK’larda herhangi bir öngörü veya stratejik bir çalışma bulunmamaktadır. Türk toplumunun gelecek 50 yıl veya 100 yıl sonra nerede olacağı veya hangi kimlikle varlığını sürdüreceği belirsiz. Varlığını ve kimliğini başka medeniyetin temsilcilerine emanet etmek, yani kendi kader...
Gazze Şeridi'ndeki savaş belki de sona erdi. Ancak bundan sonra ne olacağı, bu savaşta kimin kazanan, kimin kaybeden olduğu sorusunun cevabı belirsiz görünüyor. Çünkü İsrail hiçbir zaman barış yolunda samimi olmadı. Farklı cevaplar arasında şunlar yer alıyor: Benjamin Netanyahu, Donald Trump'ın onu savaşı bitirmeye zorlaması nedeniyle savaşı kaybettiğini söylüyorlar, kanaatimce bu doğru d...
Almanya’da Türklerin ve Müslümanların kurduğu yüzlerce dernek, vakıf ve cemaat var. Bu teşkilatların çoğunluğu, kendi çevrelerine hitap ediyorlar ve faaliyetlerini kendi mahallelerinde yapıyorlar. Birlikte hareket edebilmek ve aynı hedefe yürüyebilmek için gerekli olan birliktelikten çok uzaklar, yani güç birliği içerisinde değiller. Tabii böyle olunca hem ekonomik, hemide siyasi olarak g...
Müslüman bir insanın herhangi bir zümreye veya guruba bağlanması, katılması hususunda hürdür yani kendi iradesidir. Kimse bu tercihe karışamaz ve karışmamalıdır. Ancak bağlandığı gurubun veya cemaatin sınırlarını çizdiği dairenin kendisi için kutsal olduğunu inanıp, diğer gurupları iman dairesi dışında görürse bu çok tehlikelidir. Özellikle son zamanlarda gençler arasında, diğer, Müslüman...
Hafta sonu yapılan, Kuzey Ren Westfalya Eyalet yerel seçimleri beklenildiği gibi sonuçlandı. Yerel seçimlerde muhafazakâr CDU en güçlü parti olmaya devam ediyor. Fakat aşırı sağcı olan AfD partisi, 2020'deki seçim sonuçlarının daha fazla oy alarak oylarını üç katına çıkardı. Yani ırkçı popülist AfD partisi artık Batı'da da çok güçlendi. Yeşiller partisi ise önemli ölçüde zayıfladı. ...
Almanya’nın en kalabalık eyaleti olan Kuzey Ren-Westfalya'da 14.09.2025 tarihinde, yani bu pazar günü yerel seçimler yapılacak, Kuzey Ren-Westfalya eyaletindeki belediye, şehir ve ilçelerinde halk temsilcileri yeniden seçilecek. 14 Eylül'de 23 büyük şehir ve 31 kırsal bölge de dahil olmak üzere 396 belediyede seçimle birlikte, en önemli siyasi makamlara atamalar hakkında kararlar alınacak. Yakl...
Angele Merkel liderliğindeki federal hükümet 10 sene önce mülteciler ve sığınmacılar ile ilgili söylediği (“Wir schaffen das”) yani biz başarırız sözü söyleyeli 10 sene olmuş. Bu sözü söyleyeli on sene olmuş fakat bugün Almanya neyi konuşuyor, mülteciler için daha fazla "düzen ve kontrolü" savunuyor. Dahası daha fazla insanları sınır dışı edelim diyorlar ve yeni düzenlemeler getiriyorlar. ...
Federal Almanya’da ırkçılık her geçen gün mevzi kazanmaya devam ediyor, öyleki devletin her kademesinde, kamuda, poliste, federal orduda yani devletin güvenlik birimlerinin her kademesinde. Öyle ki, ırkçı parti AfD’nin oy oranı kamuoyu araştırmalarında yüzde %30’a dayanmış durumda. Son yıllarda federal orduda (Bundeswehr) aşırı sağcı olayların sayısı artmış durumda: 2024 yılında aşırı sağ...
Türk vatandaşları 1960’lı yıllarında ekonomik sebeplerden dolayı Avrupa’ya işçi göçü vererek, ekonomik sıkıntılardan kurtulmak istemiştir. Sene 2025 ve Türkiye’de ekonomik sıkıntılar devam ediyor, tabi bunun çok sebepleri ve gerekçeleri vardır fakat bu her ülke için geçerlidir. Türk ekonomisi son yirmi yılda katettiği yolu, seksen yılda yapamamıştır acaba neden? Ülkemiz Avrupa’nın başardı...
Rusya uluslararası hukuku ihlal ettiğinde, Ukrayna için daha fazla silah diyorlar. İsrail ihlal ettiğinde, yine İsraile silah tedarik etmeye devam ediyorlar çünkü "kirli işleri onlar için Avrupa yapıyor". ABD bütün bu kuralları ihlal ettiğinde ise, buna güç diyorlar. Avrupa ve ABD’nin yalanlarına artık kimse inanmıyor. Çifte standartlar dayanılmaz hale gelmiş durumda. Kıta Avrupa’sının ve...
Orta Doğu’da, İsrail istediği herhangi bir ülkeyi kafasına göre bombalıyor ve tehdit ediyor. Uluslararası hukukun hiçbir önleme ve caydırıcı gücü kalmamış ve İsrail tarafından yok edilmiş durumda. Birleşmiş milletler veya dünyanın gelişmiş medeni ülkeleri, insan hakları ihlalleri ile ilgili bütün değerleri görmezlikten gelerek İsrail’in işlediği bütün suçlara göz yumuyor. Birleşmiş Mille...
Almanya’daki Türk toplumu siyasi olarak iki tercih ile karşı karşıya, ya Alman siyasi partilerinde siyaset yapacaklar veyahut ta, kendi imkanlarıyla siyaset sahnesinde yer alacaklar. Alman partilerinde politika yapmak için belirli zorluklar ve kriterler var ve Almanların bu kriterleri ile çok sıkı bir disipline tabi tutuluyorsunuz. Parti kararları bazen sizin dini, kültür ve kimliklerinizle...
Gurbetçi, kendi ülkesi dışında bir ülkede ikamet eden kişidir ve gurbete çıkan ve oralarda çalışan, geçimini aile ocağından uzakta, gurbette kazanan kimseye denir. Gurbetin bir sınırı ve zamanı vardır, bir kimse veya bir topluluk 60 sene başka bir ülkede yaşıyor ve orada yerleşik hale gelmişse artık o topluluk gurbetçi statüsünden çıkmıştır. Avrupa’da yaşayan Türkler gurbetçi değil ve kendil...
Devşirmeler Osmanlı'da fethedilen bölgelerdeki Hristiyan ailelerin çocuklarının 1/5 ini alarak onları yeteneklerine göre yetiştirilenlere verilen isim. Dönmeler ise Müslüman olmuş gibi görünmelerine rağmen, gizlice Yahudi inançlarını ve Kabalisttik öğretileri sürdürenlere denir. Türkiye’de son zamanlarda İslami değerlere ve Müslümanlara hakaret edenlerin medyada çok yer alması nasıl izah ed...
Uzun zamandır hiçbir üst düzey Alman politikacı, İsrail'in yaptığı "kirli iş" hakkındaki açıklamasıyla Merz kadar tartışma yaratmadı. Alman dış politikasının stratejik yönünde temel bir şey mi değişiyor. Sivil insanların öldürüldüğü göz önüne alındığında, demokrasi ve insan hakları konusunda batının samimi olmadığı ortaya çıkıyor. Uluslararası hukuk bir kenara atılıyor, birleşmiş milletl...