Baden-Württemberg Eyaleti'nin kentlerindeki Avrupa Türk İslam Birliği (ATİB) üyesi Herrenberg, Horb, Albsdat, Ebingen, Stuttgart, Kornwestheim, Salah, Plochingen ve Göppingen Türk Kültür Merkezilerinde "Haricilik ve Avrupa’da Geleceğimiz" konulu bir konferans düzenlenmişti.
Konuşmacı olarak ATIB Eski Gençlik Kolları ve daha sonra uzun yıllar Genel Başkanlığı yapan Fikret Ekin’in konuşmacı olarak davet edildiği konferanslar, orta yaş genellikle genç dinleyiciyle dolmuştu.
Yabancı Düşmanlığı, Ayrımcılık, Irkçılık ve İslamofobi konusunu dile getirerek başladığı konuşmasını Fikret Ekin şu şekilde sürdürdü;
“Yabancı düşmanlığı, ayrımcılık ve ırkçılığın, 11 Eylül sonrasında, din ekseni ve İslam karşıtlığı/korkusu (İslamofobi) ile yeni bir boyut kazandığı günümüzde bu yöndeki söylem ve uygulamalarda artış olduğu gözlenmektedir. Batı Avrupa ülkelerinde yaşayan Türk toplumu bu ülkelerdeki Müslüman nüfusun önemli bir bölümünü oluşturmakta ve bu olumsuz eğilimlerde doğrudan etkilenmektedir.
Son yıllarda, özellikle Batı Avrupa ülkelerinde yaşayan vatandaşlarımıza yönelik saldırı ve yangınlarda artış gözlenmektedir. İlgili ülke makamlarıyla her vesileyle yapılan temaslarda, söz konusu saldırı ve yangınlara ilişkin soruşturmaların sonuçlandırılması, faili/nedeni bulunmadan soruşturma dosyalarının kapatılmaması, kasıtlı olayların faillerinin yakalanarak cezalandırılmaları ve benzer olayların tekrarlanmaması için gerekli önlemlerin alınması beklentimiz dile getirilmektedir. Almanya devleti burada doğup büyüyen Müslümanlara gerçek Kur’an İslam’ını öğretmeli. İslam’ı Almanya'da din olarak kabul etmeli aksi halde, İslam ve Müslümanlık zannedilerek ırkçı ve yanlış İslami olmayan akımlara İslam adına katılmaların önüne geçilmez," dedi.
İslam tarihinden örnekler veren Fikret Ekin, "Bilindiği üzere Haricîlik, Hz. Ali zamanında Sıffîn savaşı sonunda hakeme müracaat edilmesi üzerine ortaya çıkmış bir mezheptir. Savaş tam Hz. Ali (r.a)'nin galibiyetiyle neticelenecekken, karşı tarafta Hz. Muaviye'nin sağ kolu -Ahmed Cevdet Paşa'nın zamanın Arap dâhilerinden biri olarak zikrettiği- Amr İbnül-Âs, Kur'ân sayfalarını mızrakların ucuna geçirterek, Hz. Ali'nin ordusunu Kur'ân'ı hakem yapmaya çağırır. Hz. Ali, bunun bir harp hilesi olduğunu söyleyip, ordusuna "savaşa devam" emri verdiyse de rivayetlerde 'kurrâ' -Kur'ân okuyucuları- olarak geçen önemli bir grup: "Ali ne yapmak istiyor? Kur'ân'a karşı mı savaşacağız? Savaşımız Kur'ân için olduğuna ve onlar da Kur'ân'a teslim olduğuna göre, ne için savaşı sürdüreceğiz" diye söylenir. Hz. Ali bunlara, "ben de Kur'ân için savaştığımı söylüyorum; bunlar, canlarını kurtarmak için böyle yapıyorlar" cevabını vermesine rağmen, sözünü dinletemez” dedi ve şöyle devam etti;
“Savaşın tam Hz. Ali (r.a) lehine döndüğü ve bitmek üzere olduğu bir zamanda Kur'ân okuyucularının bu tavrı, her şeyi tersine çevirir. "Biz Kur'ân 'a karşı savaşamayız; Kur'ân 'a karşı savaşanla savaşırız" şeklinde kendisine açıkça cephe alınması karşısında Hz. Ali, çaresiz, Kur'ân sayfalarının hakemliğine boyun eğer. Neticede, Hz. Ali ile Hz. Muaviye arasındaki savaşın Kur'ân'ın hakemliğiyle noktalanması kararlaştırıldı. Muaviye tarafı Amr İbnü'l-Âs'ı Kur'ân'ın hükmünü ortaya koyacak kişi olarak seçerken, Halife tarafı, Abdullah İbnü'l-Abbas'ı karşı tarafın kabul etmemesi ve kendi ordusundaki kurraların da ısrarıyla Ebû Musa el-Eş'arî'yi hakem tayin etmek mecburiyetinde kaldı.
Hakemler, Hz. Ali ile Muaviye savaşında içtihadında kimin haklı olduğunu Kur'ân'a göre tesbit edeceklerdi. Fakat, ikisi anlaşarak Hz. Ali'yi hilâfetten azl ile, biri Abdullah İbn Ömer'i hilâfete aday gösterirken, diğeri Muaviye'yi halife ilân etti ve neticede Hz. Muaviye, Sıffîn Savaşı'nın bir noktada galibi durumuna yükseldi.
Hâdiselerin vardığı noktayı gören 'Kur'ân okuyucuları', yanlışlarının savaşı durdurmak ve İbnü'l-Abbas'ın hakemliğinde ısrar etmemek olduğunu kabul ve itiraf edecekleri yerde, kişilerin 'hakem' olamayacağı ve "hükmün ancak Allah'a ait olduğu" teziyle ortaya çıkarak, ümmet içinde ayrı bir grup oluşturdular, yani 'haricî' oldular,” dedi.
Sorular ve cevaplarla devam eden sohbetler gece geç saatlere kadar devam etmişti.
Yukarıda isimlerini zikrettiğim teşkilat mensubu dostlarım bu eğitici, bilgilendirici sohbet ve konferansların tekrar başlanmasını benden istediler. Bende merkezi bulunan Federasyon ve Birlik genel başkanlarınıza buradan duyuruyorum.
Henüz hiç yorum yapılmamış. Şimdi ilk yorumu siz yapın!
Email adresiniz gizlenecektir. Zorunlu alanlar (*) ile işaretlenmiştir.
Diyanet İşleri Türk İslam Birliği (DİTİB), 40. yılını çeşitli etkinliklerle kutlanmaya devam ediyor. Göppingen şehrinde düzenlen koşu ve yürüyüşe Württemberg bölgesinde DİTİB’e bağlı Türk İslam Birliği ve Cami derneği yöneticileri, din görevlileri ile birlikte Sporcu atletlerde katıldılar. Kısa adı DİTİB olan Diyanet İşleri Türk İslam Birliği, Württemberg eyalet Birliği Başkanı İsmet H...
Merkezi Ludwigshafen’de bulunan Avrupa Nizam-ı Alem Federasyonu, geçtiğimiz ay genel kurulunu genel merkezde toplayarak yeni idarecilerini seçmişti. Genel başkanlığa tekrar Erol Yazıcıoğlu seçilmişti. Avrupa ülkelerinde şubeleri ve üyeleri olan Nizam-ı Alem Federasyonu, 30 yıl önce resmen hizmete başlamış ve bu günlere yani 30. yıla gelmiş bulunuyor. Yeni seçilen yöneticilerin tanıtılacağı ...
Emekli olan üç evlat babası vefalı okurumuz Yozgat Sorgun, Tuzlacık köyünden orta boy zarf içerisinde yine A5 ebadında mektupla ismimin de yazıldığı, “Dolma Kalem” geldi. Okurumun bu hediyesi beni çok sevindirdi, duygulandırdı. Tuzlacık Köyü’nden 17 yaşındayken gurbet dediğimiz, gurbet bildiğimiz, çok gurbetçiye acı vatan olan, şimdi ise çocuklarımızın, torunlarımızın Vatanı; ‘Almanya’. A...
Kısa adı ABTTF, Batı Trakya Türk Federasyonu hizmetlerine aralıksız devam ediyor. Geçtiğimiz hafta Batı Trakya Türk toplumuna karşı devletin sistematik ayrımcılığının örneği olarak isminde Türk kelimesi geçtiği için kadın derneklerinin dernek kurma özgürlüğünün ihlal edildiğini aktardı, Batı Trakya’nın geri kalmışlığının bölgedeki Türk kadınları üzerindeki etkilerini dile getirdiği basın açıklamas...
Batı Avrupa Türklerinin duygu ve düşüncelerine Tercüman olan kültür elçimiz, gönül dostu, şair ve yazar büyük Ozan Yusuf Polatoğlu kardeşimle Batı Avrupa’ya göçün 30 Ekim1961 yılı münasebetiyle Avrupa ülkelerine Göçü konu edinen söyleşi etmiştim. Rahmeti, Rahmana kavuşan Ozan Yusuf’la son söyleşiyi yapmak nasip olmuştu. Daha sonraki aylarda kendisinin Korana hastalığı sonucu hastanende uzun ayl...
Kısa adı ANF olan Avrupa Nizam-ı Alem Federasyonu Avrupa ülkelerinde 30 yıl önce kurulmuş, bugün kendi hizmet binalarına kavuşmuş, Avrupa Türklüğüne külliye eserler içinde hizmet veriyorlar. Bugüne kadar başta Kurucu Genel Başkan, gönüldaşım Zülfü Canbolat, eğitim camiamızın yakından tanıdığı Prof. Dr. Orhan Kavuncu, 1980’lerden beri tanıdığım Heilbronn Ülkü Ocağı’nın gençlik kolları başkanlığı...
Almanya’nın Frankfurt şehrinde Prof. Dr. Fuat Sezgin’i Anma Programı gerçekleşti. Prof. Dr. Fuat Sezgin İslam Bilim Tarihi Araştırmaları Vakfı, Frankfurt Başkonsolosluğu ve Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı tarafından Frankfurt’ta Prof. Dr. Fuat Sezgin’i anma programı gerçekleştirildi. Prof. Dr. Fuat Sezgin’in 100. doğum yıldönümü vesilesiyle düzenlenen anma programı...
19 Mayıs Samsun Üniversitesi İlahiyat Fakültesi mezunu olan Tayyip Koçer Hoca, 28 yıldır devlet memuru. Diyanet işleri başkanlığının bütün birimlerinde çalıştı. Yurt dışı görevinde de bulunan Koçer, Şarkışla’daki müftülük görevinden ayrılarak Göppingen Merkez Camii’nde görevindeki hizmetine başladı. İlk Cuma vaazı ve hutbe konuşmasını yapıp namazını kıldırdı. “Ailece Camide buluşuyoruz” ...
Kısa adı BULTÜRK olan Bulgaristan Türkleri Derneği Genel Başkanı Rafet Ulutürk basın bildirisi yayınladı. Bildiriyi aynen yayınlıyorum; “Bugün burada toplanmamızın nedeni, 27 Ekim 2024 tarihinde Bulgaristan’da yapılacak olan erken genel seçimlerle ilgili olarak Türkiye'deki Bulgaristanlı çifte vatandaşlarının oy kullanmama ve seçimi boykot etme kararını açıklamaktır. Bu karar, yıllard...
Almanya’nın Baden- Würtemberg eyaletinin başkenti Stuttgart şehrinde bulunan Stuttgart Başkonsolosluğu Eğitim Ateşelerimizden Zeki Önsöz hocamın hakka irtihalinin üzerinden bir yıl geçti. • Eğitimci araştırmacı gönül insanı Zeki Önsöz’ü unutmadık, unutmayacağız. Rabbim rahmetiyle merhametiyle muamele eylesin. Mekânı cennet olsun. Sahibi olduğum Aktüel dergimize yazdığı makalesinde Almanya’d...
•Bugün 17 Ekim. Avrupa Türk İslam Birliği’ (ATİB) in 37.kuruluş yıldönümü. • Allah'tan, her dönem görev yapan Musa Serdar Çelebi, Fikret Ekin, Selahattin Saygın, İhsan Öner, Durmuş Yıldırım, İmam Çengiz gönüldaşlarıma emeklerinin zayi olmamasını diliyor gelecek için de hayırlı çalışmalar dilerim. Kısa adı ATIB olan Avrupa Türk İslam Kültür Dernekleri Birliği’nin Kurucularından ve Gene...
Dil Bayramımız kutlu olsun. Türklüğün vicdanı bir, Dini bir, vatanı bir, Fakat hepsi ayrılır Olmazsa lisanı bir. *Ziya Gökalp* Dil Bayramımız kutlu olsun Dilerim ki, Türkçemize sahip çıkmanın bilinci vatanımızın her köşesine yayılsın. Yayılması için Türk, Aydın, ilim, insanlarımız okullarımızla birlikte bütün kamu görevlilerimiz canla başla gayret...
T. C. Devleti Cumhurbaşkanlığı Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından Avrupa ülkelerine atanan din görevlileri görev yaptıkları camilerde irşat vazifelerine devam ediyorlar. Görevli atanan görevliler beş yıllığına hizmette bulunuyorlar. İşte geçtiğimiz son Cuma namazını kıldıran, genç gelecek vaat eden İzmir Üniversitesi ilahiyat fakültesi mezunu olan Halil Şanlı Göppingen DİTİB Merkez Camiin...
1985 yılının Nisan ayı, Almanya Türk Federasyonun Kuzey Almanya eyaletindeki büyük Kurultayında tanıdım, gazeteci Eyyüp Alp’i. Kolunda çantası, elinde fotoğraf makinası, kendisinin de boyu uzun olduğundan hep göze hitap ediyordu. Bende yeni Tercüman gazetesi muhabiri olarak gelmiştim. Benim Tercüman muhabiri olarak geldiğimi öğrenen Eyyüp Alp bana, “Sende mi Tercüman muhabirisin?” dedi. “Evet” ded...
Bir yıl oldu sevdiklerine veda edeli Bir yıl oldu sevdiği Resul’üne kavuşalı Çok özlediği çocuklarının Annelerine kavuşalı Aşıktı hem de çok sevdiği Leyla’sına kavuşalı. Foto: Fulya Ateş Almanya’ya ilk gelen nesillerimizdendi Aydınlı Hacı Hüsnü Ateş ağabeyim. Türk Kültür Merkezimizin vefalı üyesiydi. Yeni açtığımız Camimizin mihrabını, kürsü ve hutbesini büy...