41 yıl önce mezun olduğum Yozgat lisesini ziyaret ettim. Sınıflarıma girerek oturduğum hocalarımı can kulağı ile dinlediğim sıralarıma oturdum. Gençlik yıllarına giderek arkadaşlarımı hocalarımı hatırladım. Gözlerim yaşardı. Daha çocuk denilecek yaşta 14 yaşındaydım ki Lise birinci sınıfına başlamıştım. Arkadaşlarımın birçoğu Orta okuldan arkadaşlarımdı. Hiç zorluk çekmeden okulumuzu ve arkadaşlarımı öğretmenlerimi sevdim. Öğretmenlerimizden isimlerini unutamadığım, Eflatun Hoca, Mustafa Özdemir, Serpil Şahin, Tülay Tüysüzoglu, Muzaffer Akkuş, Hakkı Uslu, Mehmet Özgen, Mehmet Secgin, Ahmet Şahin, Necati Şahin, Davut Anteplioğlu, Cemil Kılıçarslan, Fahri Taş ve Müdürümüz Salih Zeki Gürpınar hocalarımı saygı ve sevgiyle anıyorum. Lisemizin bahçesi gezilmeyi, görülmeyi değerdi. Onlarca tür çiçekler arasında rüyalar aleminde gezer gibi gezerdik. O çiçekler değişmiş yerine yenileri ekilmiş bizim dikenli kırmızı gülleri göremedim. Çam ağaçları kesilerek seyreltilmiş. Doğrusu eski estetik güzellik yok olmuş. Buna rağmen okulumuzun tarihi dokusu ve ihtişamı hala asırlara meydan okuyacak güçte. Dimdik ayakta. Bununla gururlandım. Sınıfımdaki sıralar bana küçük geldi, demek ki büyümüşüz, ne demek yaşlanmışız. Tabi 41 yıl önce, dile kolay yarım asır geçti.
Okulumuzun Tarihçesi
1869 Maarif-i Umumi Nizamnamesi Osmanlı maarifi için bir dönüm noktası olmuştur. Nizamnamede maarifle ilgili birçok hususun yanında bütün köy ve mahallelerde sıbyan mektepleri açılması beş yüz haneli kasabalarda idadilerin vilayet merkezlerinde de sultanilerin açılması hükme bağlanmıştır. Sultan II. Abdülhamit döneminde de eğitimdeki hızlı gelişme devam ettirilmiş ve 1869 Maarif-i Umumiye Nizamnamesindeki eğitim sistemi uygulanmıştır. Tanzimat döneminde daha çok merkezde kalan eğitim kurumları ülke sathına yaygınlaştırılmıştır. 1884’de konulan vergilerin bir bölümü devlet okullarının yapımına ayrıldı. Yerel eğitim meclislerine mali imkânlarını kullanma öğretmenleri atama ve azletme yetkileri verildi.
Bağrından sayısız ilim adamı çıkaran Yozgat Lisesi 1895 yılında II. Abdülhamit döneminde beş yıllık nehari idadi (Rüştiye denilen ortaokullardan sonra yüksek okullara hazırlayıcı okul) olarak açılmıştır. Bu binanın yapanı ve yaptıranı belli değildir. Bunun sebebi de binanın cümle kapısı üzerinde bulunan kitabenin kazınmış olmasındır. Eğer kitabe kazınmamış olsaydı böyle bir durumla karşılaşmazdık. 15 Haziran 1927’de Resmi Cedide’de yayınlanan 23 Mayıs 1927’de çıkarılan “Tuğra ve Medeniyetlerin” kaldırılması hakkındaki kanunun yanlış anlaşılması sonucu mülki idareciler cümle kapısı üzerindeki kitabeyi kazıtmışlardır.
Yozgat Lisesi, 1912 yılına kadar ilkokul 1912 yılında ortaokul olarak ve yatılı halde Manastır Sultanisi’nin lağvı üzerine oradan gelen az bir öğrenci ve öğretin üyesi ile şimdiki binada eğitim ve öğretime açılmıştır. Daha sonra bir müddet kapatılarak öğrenciler Konya Lisesi’ne nakledilmişler. Ancak halkın isteği üzerine okul 1924 yılında tekrar açılmıştır. Okulumuz ilk defa 1933–34 yılından itibaren lise olarak eğitim ve öğretim hizmetine sunulmuştur. Lisenin açılmasına Yozgat halkının bilhassa Yozgat Milletvekili Salih Bozok ve Vali Baran Beylerin büyük gayretleri olmuştur.
1940’lı yıllarda öğrenci mevcudunun artması üzerine ortaokul Cumhuriyet İlkokulu ile ikili eğitime devam etmiş bilahare eski idadi binasına taşınmış. 1946–47 yılında yeniden lise binasına alınmıştır. 1966–67 öğretim yılından itibaren lise ortaokuldan ayrılarak müstakil hale getirilmiştir. Lisede ilimizle beraber civar illerden yatılı öğrenciler devlet hesabına okutulmuştur.
Yozgat Lisesinin Geçirdiği Değişiklikler
Bina sarı kesme taşlardan iki katlı, kırma çatılı, dikdörtgen planlıdır. Doğu batı doğrultusunda uzanan yapının güneye bakan kısmın ortası üçgen alınlıklı ve iki sütuna oturan cumba gibi bir taşkınlık vardır. Bu sundurmalı kısmın ortasında yer alan yuvarlak kemerli giriş kapısının sağ üst köşesinde bir kitabe bulunmaktadır.
Bina yakın zamanda tarihi özelliklerine dokunulmadan ve izin alınarak iki büyük onarım geçirmiştir. İlki 1980–81 ikincisi 1986–87–88 yılarında yapılan çalışmalarla ahşap olan taban ve tavan bütünüyle değiştirilerek tamamen betonarme haline getirilmiştir. 1999–2001 yılları arasında okulumuzda yine büyük çapta onarım yapılmış, eriyen taşlar değiştirilmiş, dış cephe taşları tıraşlanarak boşalan derzleri doldurulmuş, çürüyen pencereler değiştirilmiştir. Ön cephenin tamamı değiştirilmiştir. Okulun tarihi görünümünü bozan ve sonradan ilave dilen kalorifer bacası yıkılarak yerine Atatürk büstü yapılmış, öğrencilerin ictima alanı ile bütünlük sağlanmıştır. Bahçe tanzimi yapılarak ön bahçe andezit taşları ile döşenmiş, çiçeklik alanları oluşturulmuş, bahçemiz çiçeklendirilerek okulumuzun tarihine yakışır bir görünüme kavuşturulmuştur.
Zengin Kütüphanesi Var
Tarihi bir okul olması nedeniyle zengin bir kütüphaneye sahip olup 12176 kayıtlı kaynak esere sahiptir. 1998–99 Cumhuriyetin 75. yılı münasebetiyle okul müzesi oluşturulmuştur.
1948 yılında okulun arka kısmındaki pansiyon binası yapılmıştır ki; il merkezinde yapılan betonarme binaların beşincisidir. Daha sonra pansiyonla batı duvarı arasında sıkıştırılan bina liseye eklenmiştir. Yeni pansiyon binası 1985 yılında eski ile bağlantılı olarak koğuş sistemine göre yapılmıştır. 1999 yılında yapılan büyük onarımda 4–6-8’er kişilik odalar haline getirilmiştir. Kapılar yenilenmiş, pencereler değiştirilmiş, mutfak ve bulaşıkhane restore edilerek modern bir görünüme kavuşturulmuştur.
Okulumuz 1934 yılından bu yana Anadolu’nun yaylası ilimizde devlet çarkının dönmesinde önemli görevler almış nice ünlü şahsiyetler yetiştirmiştir. Yozgat’ta “Taş Mektep” veya “Sarı Mektep” olarak bilinen okul Yozgat’ın eski üniversitesi gibi itibar görmüş, Türk eğitimine katkılarda bulunmuştur.
Yarım asıra yaklaşan mezuniyet yıllarıma ait sınıf ve liseli arkadaşlarıma.
Liselim
Orta okulu bitirip liseye yazıldım,
Heyecanlıyım, artık Yozgat liseliyim,
Rengarenk çiçekler arasındayım.
Yeni arkadaşlarımla tanışmaktayım,
Arkadaşımla Lise’nin bahçesindeyim.
Okulumuzun geniş koridorunda
Omuz, omuza sıra halindeyiz
Elimizde tesbihimiz çekiyoruz
Gülüşerek, bakışarak konuşuyoruz
Bazen sert bakışlar, çatma kaşlar
İtişmeler, kakışmalar dalaşmalar
Araya giren öğretmenler, arkadaşlar,
Sizi çok özlüyorum liselim.
Sorsalar bana en iyi zamanımdı
Gençliğimi tattığım yıllarımdı
Sınıfta öğretmenlerimle arkadaştık
Okulumuz bitti her birimiz vedalaştık
Yıllar sonrada olsa buluşup dertleştik
Ah liselim ben sizi çok severdim.
Lise yıllarında sizleri bekledim
Şimdi yine efkarlanıp lise önünde geldim
Zaman sular gibi aktı, sizleri göremedim
Yıllar geldi, geçti hasretliğimiz katlandı
Liselim bendeki sevgi bitmedi
Arkadaşlarımı seviyor selamlıyorum.
Doğan Tufan Yıl 1980
Henüz hiç yorum yapılmamış. Şimdi ilk yorumu siz yapın!
Email adresiniz gizlenecektir. Zorunlu alanlar (*) ile işaretlenmiştir.
Genel merkezi Ankara’da olan,1980 öncesi Ülkü Ocakları ve 1980 sonrası Almanya Türk Federasyon genel başkanlarımızdan, Avrupa Türk İslam Birliği teşkilatının kurucularından Dr. Ali Batman, Başbuğ Alparslan Türkeş'in 27. ölüm yıl dönümü münasebetiyle milliyetçi, ülkücü camiaya çağrıda da bulunarak şöyle konuştu; "Kıymetli Ülküdaşlarım! Bugün malum olduğu üzere Başbuğumuz Alparslan Türkeş'in 2...
2008-2013 yılları arası kısa adı DİTİB olan Diyanet Türk İslam Kültür Dernekleri Birliği Göppingen Merkez Camii’ne kadrolu beş yıllığına din görevlisi olarak atanarak görev yapan, talebeler yetiştiren, sevilen severek gönüllere dokunan Yahya Yılmaz Hoca hizmet süresi dolunca, Türkiye’mize dönerek Sakarya şehrinde de Kur’an Kursu öğretmenliğine başladı. Çok sayıda Kur’an talebesi yetiştirdi. Kendis...
Sürgünün 78. yıl dönümünde Kırım Tatarlarının yarası kanamaya devam ediyor. Kendi vatanında zulüm gören, Doğu Türkistan Çin işgali altında, işgalden azınlığa düşen Kırım Tatarlarından kendi vatanında vatansız bırakılan Ahıska Türklerine vaziyet ne ise, kendi vatanında Türklüğünü kullanamayan yasaklanan Lozan antlaşmalarına uymayan Yunanistan’daki Türklere, ya da Irak Türkmenlerine veya Suriye’dek...
Yarınımızdan emin olmamız için, Çocuklarımıza, mübarek ay ve günleri sevdirelim, sahip çıkmaları için öğretelim, milli İslami değerlerimizle yetişmeleri için gayret edelim. Ramazan ayının dinimizde büyük bir önemi ve diğer aylar arasında seçkin bir yeri vardır. Çünkü kutsal kitabımız Kur'an bu ayda indirilmeye başlanmıştır. Kur'an'da bin aydan daha hayırlı olduğu bildirilen "kadir gecesi" yine ...
Baden-Württemberg Eyaleti'nin kentlerindeki Avrupa Türk İslam Birliği (ATİB) üyesi Herrenberg, Horb, Albsdat, Ebingen, Stuttgart, Kornwestheim, Salah, Plochingen ve Göppingen Türk Kültür Merkezilerinde "Haricilik ve Avrupa’da Geleceğimiz" konulu bir konferans düzenlenmişti. Konuşmacı olarak ATIB Eski Gençlik Kolları ve daha sonr...
Bugün Ozan Arifimizin vefatının 3.yıldönümü. Ülkü ocakları genel başkanlarımızdan, Almanya Türk Federasyon genel başkanlarından, kısa adı ATIB olan Avrupa Türk İslam Kültür Dernekleri Birliğinin kurucularından Dr. Ali Batman, “Ozan Arif'i hayır, rahmet ve dua ile anıyorum," dedikten sonra, "Ozan Arif' in yeri, çok ...
Almanya’nın Göppingen şehrinde, on beş bine yakın Türk vatandaşı yaşamaktadır. 3 bin ilk ve orta öğretime devam eden öğrencilerimizle birlikte yüzlerce üniversitede okuyan gençlerimiz var. Çok şükür memur, mühendis, mimar, avukat, ekonomist, serbest iş insanlarımızın varlığından mutlu oluyor geleceğimiz adına ümitleniyoruz. ...
Büyük dava insanı, şair yazar Seyit Ahmet Arvasi 31 Aralık 1988'de 33 yıl önce sevgilisine kavuştuğu bugünde rahmetle, hürmetle anıyoruz. Ruhun şad mekânın cennet olsun. Yıl 1988 Eylül ayının bir Cuma günüydü. Türkiye gazetesinden İbrahim Bolater (Rahmetli) Nurtingen temsilcisi Celalettin Gül ile birlikde Stuttgart başkonsolosluğu...
Sarıkamış'ta 60 bini donarak olmak üzere 78 bin şehit vermiştik. 1914 yılının 15-22 Aralık tarihleri arasında, Sarıkamış yakınındaki Allahuekber dağlarında, Kars'ı Ruslardan geri almak için harekata katılan 60 bin asker donarak şehit oldular. Tek kurşun bile atmadan kara kışın hışmına uğrayan binlerce Türk askeri için çok yazılar, şiirler yazıldı. Acaba o ...
Kuzey Almanya eyaletinde uzun yıllar öğretmenlik, bir dönem de Stuttgart T.C. Başkonsolosluğu Eğitim Ataşeliği görevlerinde bulunan Almanya'da yüzlerce gençlerimize dokunan milli kimlikle yetişmelerine vesile olan eğitimci hocamız Zeki Önsöz bize Almanya hatıralılarını okuyucularımız için anlattı. Okuyacağınız gibi, Avrupa’da görev yapa...
Kıymetli okuyucularım her birimizin gurbet yaşantımızda unutamadığımız, iyi ve kötü hatıralarımız mutlaka vardır. Sizlere uğradığım bir haksızlık hatıramı bu yazımda paylaşacağım. Yarım asra yakın, üyesi olduğum (kısa adı AOK olan) Alman Hastalık Kasasıyla 1990’lı yıllarda bir problem yaşadım. Belki benim durumumda olan, okurlarımıza faydalı olabilirsem kendimi mutlu hissedece...
Dr. Ali Batman, Ülkü Ocaklarının Muhsin Yazıcıoğlu'ndan önceki genel başkanıdır. Almanya Türk Federasyonunda Musa Serdar Çelebi başkandan sonraki genel başkanıdır. Ülkü Ocakları ve Federasyon başkanlıklarında hitabeti en güçlü başkanlarından biridir. Dr. Ergezer'in dediğine göre: “Bu şiiri Dr. Ali Batman'dan dinlerk...
Obertürkheim ,Untertürkheim Bir yerin adı verilince Türk ismi, Yüreğim sevinir, kalbim öğünür, Ne büyük milletiz biz, Yüce Allah Türkü yaşatır. Sen de sevin, sende öğün, O isim ki aşkla, şevkle söylenir. Bir zamanlar Milletmişiz, hem nasıl Milletmişiz Gelmişiz dünyay...
Unutma ki şairleri haykırmayan bir millet, Sevenleri toprak olmuş öksüz çocuk gibidir; Mehmet Emin Yurdagül. Yarım asır Almanya'nın Ulm şehrinde ikamet eden, Ozan Nihat Sönmez, Hafta sonları evinde kalmadı, elinde sazı ile Kısa adı Türk Federasyon olan, Avrupa Demokratik Ülkücü Türk Dernekleri ve ATİB Avrupa Türk İslam Kült...
Türkiye’nin yanı başında, bir AB ülkesi olan Yunanistan'da soydaşlarımıza uygulanan mezalimi seyretmeyi bir tarafa bırakalım haberimiz dahi olmuyor. Milli konulardan habersiz siyasetçiler kendi koltuklarını, çıkarlarını düşünmekten, Bizans entrikaları oyunlarıyla oynamaktan dışarıya bakmaya vakit bulamıyorlar. Bu milli konuyu haftalardır duymadık, okumad...