Almanya’nın ırkçı tarihi çevresindeki ülkeleri ve içerideki göçmenleri çok endişelendiriyor. Özellikle ekonominin kötüye gittiği ve zayıf hükümetler döneminde, ırkçılar taraftar bulmakta zorlanmıyor.
Mevcut hükümetin zayıflığı ve ekonomik gidişat, Alman toplumunda gelecek ile ilgili endişeleri ve kaygıları artırdı.
Nisan ayı ekonomik verileri bunu ortaya koyuyor.
Temel gıda maddelerinde artış çok yüksek, süt ürünlerinde artış % 34,08, unlu ve ekmekte % 21,3, deniz ürünlerinde % 19,07 ve şeker ve tatlılardaki artış ise % 19,6 olmuş.
Et ürünlerindeki ve ev kiralarındaki artış ise zirveye çıkmış durumda.
Üstelik hükümet içerisindeki uyumsuzluk ve zayıflık geliri düşük çevrelerde farklı arayışlara yönelmeye başlamış gözüküyor.
Son yapılan kamuoyu araştırmalarında ırkçı parti AfD’ in oy oranı yüzde 18 gösteriyor yani SPD partisi ile aynı oy oranına ulaşmış durumda.
Başbakanın partisi (SPD) politik olarak çok geriye düşmüş durumda, yine aynı şekilde Yeşiller partisi de aynı şekilde kan kaybediyor.
FDP Partisi ise 10 sene önceki parlamentoya giremediği oy oranında.
CDU partisi ise merkez sağ seçmeni toparlayacak güçte değil.
Protesto seçmenlere bir alternatif sunamıyor.
Hükümetin sorunları çözmede yetersiz kalması halkı öfkelendiriyor ve AfD’ye doğru bir yöneliş başlamış.
Bütün bunları göz önünde bulundurulduğunda endişelenmemek elde değil.
Almanya’da gerçek olan bir şey var, ırkçı bir damar sürekli hareket halinde zayıf olunduğunda hemen harekete geçiyor.
Halk arasında bu hükümetten memnuniyetsizlik çok büyük ve ancak ekonomik sorunlar çözülürse memnuniyetsizlik azalır fakat bu hükümetin gidişatı bunu çözebileceğini göstermiyor.
Irkçılığa karşı göçmenler arasında tam bir uyum bulunmuyor halbuki ortak bir çalışma ile ırkçılıkla mücadele edilebilir.
Göçmenler arasında en kalabalık nüfusa sahip Türkler arasında ne kendi içlerinde yani Türk teşkilatları arasında bir çalışma var, ne de herhangi bir uyum söz konusu maalesef.
Türklere yapılan saldırılara karşı veya dini kurumlara yapılan saldırılara karşı ne bir ortak basın bildirisi veya ortak tavır takınıyorlar.
Irkçılık ile mücadelede Alman dostlarımızla ve göçmen kuruluşlarıyla ortak hareket etmeden başarılı olunamaz.
Ne yazık ki Türk toplumu ve onların temsilcileri içinde yaşadığımız toplumdan çok uzakta yaşıyorlar.
Türk ve dini kuruluşlar sanki yardım toplama kurumları gibi faaliyetlerde bulunuyorlar.
Kendi varlıklarının mevcudiyeti sanki yardım toplamak gibiymiş gibi hareket ediyorlar.
Hayatın gerçeğinden bir hayli uzaklaşmışlar fakat farkında bile değiller.
Siyasi, sosyal, kültürel, eğitim gibi hizmet alanları onları ilgilendirmiyor?
Aile kurumunun durumu, ortada kalan çocuklar, yaşlıların Almanların insafına terkedilmesi, Türk dilinin geleceği, gençlerin geleceği, daha birçok sorun onların umurunda değil?
Ramazan Özdemir
Henüz hiç yorum yapılmamış. Şimdi ilk yorumu siz yapın!
Email adresiniz gizlenecektir. Zorunlu alanlar (*) ile işaretlenmiştir.
Hafta sonu yapılan, Kuzey Ren Westfalya Eyalet yerel seçimleri beklenildiği gibi sonuçlandı. Yerel seçimlerde muhafazakâr CDU en güçlü parti olmaya devam ediyor. Fakat aşırı sağcı olan AfD partisi, 2020'deki seçim sonuçlarının daha fazla oy alarak oylarını üç katına çıkardı. Yani ırkçı popülist AfD partisi artık Batı'da da çok güçlendi. Yeşiller partisi ise önemli ölçüde zayıfladı. ...
Almanya’nın en kalabalık eyaleti olan Kuzey Ren-Westfalya'da 14.09.2025 tarihinde, yani bu pazar günü yerel seçimler yapılacak, Kuzey Ren-Westfalya eyaletindeki belediye, şehir ve ilçelerinde halk temsilcileri yeniden seçilecek. 14 Eylül'de 23 büyük şehir ve 31 kırsal bölge de dahil olmak üzere 396 belediyede seçimle birlikte, en önemli siyasi makamlara atamalar hakkında kararlar alınacak. Yakl...
Angele Merkel liderliğindeki federal hükümet 10 sene önce mülteciler ve sığınmacılar ile ilgili söylediği (“Wir schaffen das”) yani biz başarırız sözü söyleyeli 10 sene olmuş. Bu sözü söyleyeli on sene olmuş fakat bugün Almanya neyi konuşuyor, mülteciler için daha fazla "düzen ve kontrolü" savunuyor. Dahası daha fazla insanları sınır dışı edelim diyorlar ve yeni düzenlemeler getiriyorlar. ...
Federal Almanya’da ırkçılık her geçen gün mevzi kazanmaya devam ediyor, öyleki devletin her kademesinde, kamuda, poliste, federal orduda yani devletin güvenlik birimlerinin her kademesinde. Öyle ki, ırkçı parti AfD’nin oy oranı kamuoyu araştırmalarında yüzde %30’a dayanmış durumda. Son yıllarda federal orduda (Bundeswehr) aşırı sağcı olayların sayısı artmış durumda: 2024 yılında aşırı sağ...
Türk vatandaşları 1960’lı yıllarında ekonomik sebeplerden dolayı Avrupa’ya işçi göçü vererek, ekonomik sıkıntılardan kurtulmak istemiştir. Sene 2025 ve Türkiye’de ekonomik sıkıntılar devam ediyor, tabi bunun çok sebepleri ve gerekçeleri vardır fakat bu her ülke için geçerlidir. Türk ekonomisi son yirmi yılda katettiği yolu, seksen yılda yapamamıştır acaba neden? Ülkemiz Avrupa’nın başardı...
Rusya uluslararası hukuku ihlal ettiğinde, Ukrayna için daha fazla silah diyorlar. İsrail ihlal ettiğinde, yine İsraile silah tedarik etmeye devam ediyorlar çünkü "kirli işleri onlar için Avrupa yapıyor". ABD bütün bu kuralları ihlal ettiğinde ise, buna güç diyorlar. Avrupa ve ABD’nin yalanlarına artık kimse inanmıyor. Çifte standartlar dayanılmaz hale gelmiş durumda. Kıta Avrupa’sının ve...
Orta Doğu’da, İsrail istediği herhangi bir ülkeyi kafasına göre bombalıyor ve tehdit ediyor. Uluslararası hukukun hiçbir önleme ve caydırıcı gücü kalmamış ve İsrail tarafından yok edilmiş durumda. Birleşmiş milletler veya dünyanın gelişmiş medeni ülkeleri, insan hakları ihlalleri ile ilgili bütün değerleri görmezlikten gelerek İsrail’in işlediği bütün suçlara göz yumuyor. Birleşmiş Mille...
Almanya’daki Türk toplumu siyasi olarak iki tercih ile karşı karşıya, ya Alman siyasi partilerinde siyaset yapacaklar veyahut ta, kendi imkanlarıyla siyaset sahnesinde yer alacaklar. Alman partilerinde politika yapmak için belirli zorluklar ve kriterler var ve Almanların bu kriterleri ile çok sıkı bir disipline tabi tutuluyorsunuz. Parti kararları bazen sizin dini, kültür ve kimliklerinizle...
Gurbetçi, kendi ülkesi dışında bir ülkede ikamet eden kişidir ve gurbete çıkan ve oralarda çalışan, geçimini aile ocağından uzakta, gurbette kazanan kimseye denir. Gurbetin bir sınırı ve zamanı vardır, bir kimse veya bir topluluk 60 sene başka bir ülkede yaşıyor ve orada yerleşik hale gelmişse artık o topluluk gurbetçi statüsünden çıkmıştır. Avrupa’da yaşayan Türkler gurbetçi değil ve kendil...
Devşirmeler Osmanlı'da fethedilen bölgelerdeki Hristiyan ailelerin çocuklarının 1/5 ini alarak onları yeteneklerine göre yetiştirilenlere verilen isim. Dönmeler ise Müslüman olmuş gibi görünmelerine rağmen, gizlice Yahudi inançlarını ve Kabalisttik öğretileri sürdürenlere denir. Türkiye’de son zamanlarda İslami değerlere ve Müslümanlara hakaret edenlerin medyada çok yer alması nasıl izah ed...
Uzun zamandır hiçbir üst düzey Alman politikacı, İsrail'in yaptığı "kirli iş" hakkındaki açıklamasıyla Merz kadar tartışma yaratmadı. Alman dış politikasının stratejik yönünde temel bir şey mi değişiyor. Sivil insanların öldürüldüğü göz önüne alındığında, demokrasi ve insan hakları konusunda batının samimi olmadığı ortaya çıkıyor. Uluslararası hukuk bir kenara atılıyor, birleşmiş milletl...
Kurban Bayramı’nı ata yurdu Mogolistan’da geçirdim, daha önce sekiz sene önce Rusya üzerinden Moğolistan’a gitmiştim. Kazak Türklerinin yoğun yaşadığı Bayan Ülgii şehrinde kalmış daha ileri gitmemiştim. Rusya’dan Moğolistan’a giderken özerk bölge olan Altay’dan geçerken, Altay Türklerine misafir olmuştum. Çok çileli, yorgun ve yorucu bir yolculuğum olmuştu. Bu sefer başkent Ulaan ...
Türkiye’de toplanan sosyalist enternasyonal toplantısı, ülkücüler arasında yeni bir tartışmayı ateşledi. Sosyalist Enternasyonal, çoğunlukla sosyal demokrat siyasi partilerden ve emek örgütlerinden oluşan, demokratik sosyalizmi kurmayı amaçlayan siyasi partilerin uluslararası siyasi örgütüdür. Sosyal demokrasi, sosyalizm içinde siyasi ve ekonomik demokrasiyi ve sosyalizme ulaşmaya yönelik ka...
Yurt dışında yaşayan Türklerin sayısı 7,5 milyon, bunun yaklaşık 6,5 milyonu Avrupa’da yaşıyor. Almanya’da ise Türk kökenli vatandaşlarının sayısı 3 milyon civarında. Avrupa’da yaşayan insanlarımızın çok çeşitli sorunları bulunmaktadır, bu sorunların çözümü için gerek Almanya tarafından ve gerekse Türkiye tarafından çözülmeyi bekliyor. Yine Avrupa’da Türkler tarafından kurulmuş sivil to...
Tarihçiler tarafından Hz. Ömer tarihteki en güçlü ve en etkili Müslüman liderlerden biri olarak görülür. Türklerin İslam ile tanışmasından sonra Hz. Ömer gibi adalet timsali olma yolunda lider arayışları hep ola gelmiştir. Türklerin tarihine baktığımızda dünyayı etkileyen en etkili liderleri İslam ile şereflen insanlar arasından çıkmıştır. Sultan Baybars, Sultan Alparslan, Timur, Osman B...