Almanya ya Göcün 59. yılı münasebetiyle Avrupa Türklüğüne ve dilimiz Türkçeye hizmet eden değerlerimizden olan yazar gazeteci, Achen Türk Merkezi derneği eski başkanı ATİB Genel Başkanı Başdanışmanı, Referans Dergisi Genel Yayın Yönetmeni ve Türk-Alman Yazarlar Brliği (TAB) başkanı olan Mahmut Aşkar ağbeyim, başkanımla Avrupa Türklüğünün dününü ve geleceğini konu alan bir söyleşimiz oldu.
Okuyucularımız için kendinizi tanıtır mısınız?
Mahmut Aşkar, 19551 Iğdır doğumluyum. İlkokulu Karakoyunlu’da, ortaokul ve liseyi Iğdır’da okudum. Lise yıllarında (1968-1971) mahallî gazetelerde şiirler ve yazılarım neşredildi. Liseyi bitirdikten sonra Almanya’ya öğrenci olarak geldim.
Aachen Teknik Üniversitesi (RWTH) Metalurji Fakültesinden Dipl. İng. (Yüksek Mühendis) olarak mezun oldum.
Almanya’daki bazı Türk/Müslüman sivil kitle kuruluşlarında genel sekreterlik ve gene lbaşkan yardımcılığı görevlerinde bulundum. Hâlen ATİB Genel Başkanı Başdanışmanlığı, Referans Dergisi Genel Yayın Yönetmenlği ve Türk-Alman Yazarlar Brliği (TAB) başkanlığını birlikte yürütmekteyim.
Yayınlanan Türkçe Roman ve çocuk Kitaplarınızı da söyler misin?
Yayımlanmış kitaplarım:
Toplum Raydan Çıkarken, Hüseyinleşmek, Müslümanı Avrupalılaştırmak, A(n)na Aşkı, Kendi Eksenine Dönüş, Kurban, Yeniden Kızılelma ve Kendimizle Yüzleşmek.
Çocuk kitaplarım:
Nasihat
Biz Nereliyiz?
Baba Ocağı
Sosyal hizmetleriniz ve faaliyetlerinizi anlatınız?
Avrupa Türkleri üzerine en çok yazan ve araştıranlardan biri olmanın yanısıra kırk yılı aşkın bir cemiyet hayatım var. Yukarıda da belirttiğim gibi, yazarlık ve aktif cemiyet hayatının yanısıra kitap yazarlarığım ve değişik yayın organlarında da nceleme-araştırma yazılarım aralıksız devam ediyor. Şu anda uzun zamandan beri üzerinde çalıştığım bir romanın sonuna yaklaşmış bulunmaktayım.
Uzun yıllar kültür hizmeti içerisindesiniz, destek ve ilgi görülüyor mu?
Bildiğiniz gibi bizim toplumda kitaba olan ilgi ne kadarsa, yazara olan ilgi de o kadardır. Bir başka ifadeyle, kitap okumayan bir kesimde yazara, düşünce üretene, sanatçıya ilgi maalesef çok düşüktür. Hele bir de bu yazar sizden biri olursa… Çevremdeki dost ve arkadaşlarımın benden imzalı kitap beklentisini yerine getirirken, sembolik de olsa elini cebine atana pek rastlamadım.
Özellikle muhafazakâr kesimin insanları kitap yazmayı boş işlerle meşguliyet gibi görmesi bizim işimizi zorlaştırsa da, bunu bir kutsal görev olarak gördüğüm için yazmaya devam ediyorum.
Yazdığım kitapların birçoğu Avrupa Türklerini doğrudan ilgilendiren konuları içermekte olmasına rağmen, aylarca emek sarf ederek yazılan kitaba birkaç gününü ayıran insan çok azdır.
Kitaplarınla ilgili hatıralarınızdan sadece bir bölümünü bizimle paylaşır mısınız?
Bir Cuma günü, Almanya'nın bir şehrinde Müslüman-Türk'ün Cuma namazı için bölük bölük akın ettiği caminin avlusunda bana, "kitap imzalama günü" tertip edilmişti. Henüz daha yeni elime geçmiş Kurban adlı romanımdan da bir miktar yanıma alarak yola koyuldum. Kitap imzalatmak için gerçi sıraya girmiş bir manzara beklemiyordum ama dernek başkanın tanıtımına rağmen bu kadarını da doğrusu hiç beklemiyordum. Sadece bir kişi kitapların olduğu masanın önünde durdu; kitaplardan birini çekip aldı; önünü arkasını evirip çevirdikten sonra;
"Bunları sen mi yazdın?" dedi.
Adamın tuhafıma giden sorusu karşısında, ben de gülümseyerek;
"Galiba..." dedim.
Adamcağız kitap görmesine görmüştü de... Fakat eline kitap aldığından, hele okuduğundan hiç emin değildim. Belki de hayatında ilk defa kitapları başında dikelmiş bir yazarla canlı olarak karşılaşıyordu. Adam şaşkın şaşkın bir bana baktı, bir de elindeki kitaba... Aynı hareketi bir daha yaptı ve sonunda kitabı masaya bırakıp çekip gitti.
Sadece hüsrana uğramak bir kenara, bu manzara, bir yazarın yazarlık melekelerini bile yok eder vehmine kapıldığımdan, apar-topar oradan ayrıldım. Gelirken düşündüm: Okuyan bir toplum içinde okumayan azınlık olarak daha ne kadar dayanabiliriz?.. Dönüşümde hışımla bizim Seyit Hoca’ya yüklendim:
“Hoca, Allah rızası için, minbere çıktığınızda bu insanlara; İslâm’ın ilk emrinin, namaz kılın, oruç tutun veya hacca gidin değil, ‘Oku!’ olduğunu hatırlatın lütfen!”
Hoca, bana şaşkın şaşkın bakarken, “Çünkü, ehl-i kitap medeniyete mensup bu millet kitap okumayı unutmuş!” dedim.
Yetişen gençlerimizi nasıl görüyorsun onlara mesajınız veya gençlerimize tavsiyeleriniz neler?
-Kendinizi tanıyın: Kültürünüzü bilin, Türkçe’ye sahip çıkın.
-İçinde yaşadığınız toplumu tanıyın. Çift dilli ve çift kültürlü yetişin.
-Kitap okumak gibi bir özelliğiniz olsun.
-Mensubu olduğunuz millete yakışır davranışlar içinde olun. Gösterişten uzak durun.
Geleceğimizi nasıl görüyorsunuz?
Avrupa Türklerinin geleceğinin nasıl olacağı kendi elimizdedir. Bugünden yarına hazırlık yapmayanlar yarına hazırlıksız yakalanırlar. Avrupa Türklerinin gelecek elli yılı, yüz yılı için değil, on yılı için bile planı projesi olan kimse yoktur. Herkes günü kurtarma derdinde.
Türkçe bizim kültürel varlığımızın bu kültür coğrafyasında yaşatılması için en önemli unsurdur. Türkçe yoksa, Avrupa Türklerinin geleceği de yoktur.
Mahmut başkanım verdiginiz bu bilgiler için ve bize kiymetli vakitlerinizden zaman ayırdınınız bizimle bu söyleşiyi yaptınız çok, çok teşekkür ediyorum.
Doğancığım ben de size teşekkür ediyor başarılar diliyorum.
Henüz hiç yorum yapılmamış. Şimdi ilk yorumu siz yapın!
Email adresiniz gizlenecektir. Zorunlu alanlar (*) ile işaretlenmiştir.
Anavatan Türkiye’mizde ve Balkanlar’da Türk devletlerinde, dünyada büyükelçiliğimiz ve başkonsolosluklarımızın bulunduğu devletlerde 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı coşku ile kutlandı. (Stuttgart Başkosolosu Makbule Koçak Kaçar) Türkiye Cumhuriyeti Stuttgart Türk Başkonsolosluğu sosyal medya hesabından yayınladığı duyurusunda, Württemberg bölgesinde 41 etkinlikle kutlanac...
Avrupa Batı Trakyan Türk Federasyonu Almanya’nın Gießen şehrinde genel kurulunu topladı. Yeni Yöneticilerini Seçti. Genel Kurul’da yapılan seçimlerde ABTTF’yi önümüzdeki dört yıl yönetecek 22. Dönem Başkanlık Kurulu ile Denetim ve Disiplin Kurullarını da belirlendi. Avrupa Batı Trakya Türk Federasyonu (ABTTF), 19 Nisan 2025 Cumartesi günü 22. Olağan Genel Kurul Toplantısı’nı gerçekleştirdi....
8. Cumhurbaşkanımız rahmetli Turgut Özal’ı 32. Vefat yıl dönümünde rahmet ve minnetle anıldı. Gücünü milletten alan, demokrasiye ve halka inanmış, Türkiye’yi dünyaya açan, hizmetleriyle Türkiye’ye çağ atlatan Turgut Özal’ı vefatının 32. Yılında Rahmet, minnet ve şükranla kabri başında anıldı. Mekânın cennet olsun milletini seven adam. Milletine aşık devlet adamı Turgut Özal başbakanlığı dön...
Muş Alparslan Üniversitesi “Genç Ar-Ge Söyleşileri” ile akademisyenleri liselilerle buluşturdu. Muş Alparslan Üniversitesi Rektörlüğünün konuğu olarak şehirde bulunan gönüllü akademisyenler, Muş İl Milli Eğitim Müdürlüğü işbirliğinde düzenlenen “Genç Ar-Ge Söyleşileri” ile ziyaret ettikleri okullarda 11 Nisan 2025 Cuma günü liseli gençlerle bir araya geldiler. Muş Alparslan Üniversitesi ...
Türk milliyetçiliğinin büyük lideri, Başbuğu, Alparslan Türkeş (1917-1997) vefatının 28. yıl dönümünde rahmet ve Şükran’la yad edildi. Kabri başında ölmeden önce genel başkanı olduğu MHP genel idare kurulu ve genel başkanı Devlet Bahçeli ve Ülkü ocakları genel başkanları Yasin-i Şerif okuyup dua ettiler. Ruhu şad mekânı cennet olsun. 1980 öncesi Ülkü Ocakları ve Almanya Türk Federasyonu Genel B...
Berlin’de Müslümanların Meftun olduğu Kabristanlığa ziyaretler edildi. Fatiha’lar okundu. Almanya’nın başkenti Berlin şehrinde insanlarımıza ve insanlığa hizmette öncü kuruluşlarımız, Ramazan Bayramı süresince Berlin şehrindeki Müslüman mezarlığına ziyaret ettiler. Berlin’de faaliyette bulunan Berlin Alperen Ocakları, DİTİB, ERIAD, EUBA, Hayrat Berlin, İGMG, Islamische Föderation, MÜSİAD...
Ramazan Bayramı bu yıl Pazar gününe geldiği için, camiler cemaatlere dar geldi. DİTİB Merkez camiinde cemaat ayakta kaldı. Cami imamımız Tayyip Koçer, vaiz kürsüsünden sohbetine devam ediyor. “Bayramlar, bizleri birbirimize yakınlaştıran aynı duygularda buluşturan, umut, birlik ve dirliği sağlayan özel günlerimizdir. Dargınlıkları ve kırgınlıkları unutturan, dayanışmayı, yardımlaşmayı ar...
◉ Evveli rahmet, ortası mağfiret, sonu ise cehennem azabından kurtuluş olan Ramazan-ı şerifi idrak ederek bayram sabahına kavuştuk Elhamdülillah. Bu yılda Ramazan ayımıza üzüntü içerisinde veda ettik. Ramazan Bayramı’na kavuşmanın heyecanını, hep birlikte yaşamanın sevincini yaşıyoruz. Almanya da bir mübarek Ramazan ayını daha geride bırakarak, bayrama erişmenin ve idrak etmekte, bu güzel gü...
Gurbet denen vatanda dini, milli günlerimiz hüzünlü bir o kadarda coşku içerisinde geçiyor. Anavatanımız ve İslam dünyasında olduğu gibi Almanya’da da camileri dolduran Müslümanlar, Ramazan ayı ve Kadir Gecesi’ni coşkulu bir şekilde idrak ettiler. Kur’an-ı Kerim’in ifadesiyle ‘Bin Aydan Daha Hayırlı’ olan ve Kur’an’ın indirildiği gece olan Kadir Gecesi’nde, Göppingen DİTİB Merkez Camii, uzak...
Şehit Başkan Muhsin Yazıcıoğlu’nun "Şahadetinin 16. sene-i devriyesinde cennet mekân Muhsin Başkanımızı ve beraberinde rahmet-i Rahman'a kavuşmuş dava arkadaşlarımızı, saygı, özlem ve rahmetle anıyorum. Ruhları şad mekanları cennet olsun. Geciken adalet, adalet değildir Yıllar geçmesine rağmen olumlu bir sonuç alınamamış olması bizleri üzmüştür. “Kurt bulanık havayı sever”. Yıllar önce C...
◉ Gazeteci, şair ve yazar Doğan Tufan Muhsin Yazıcıoğlu için yazdı… Kavuşmak istiyordun nazlı bir ülküye, Geliyordun Yerköy’e ülküdaşlarınla kucaklaşmaya Çağlayancerit’te tutuldun soğuk tipiye, Allahtan korkmadılar, sana nasıl kıydılar. ** Acımadılar Türkün ebed, müdet düşmanları, Nasıl kıydılar sana, masumu da oynadılar, Haince, korkakça tuzak kurdular, Allahtan kor...
Yarınımızdan emin olmamız için, çocuklarımıza, mübarek ay ve günleri sevdirelim, sahip çıkmaları için öğretelim, milli, İslami değerlerimizle yetişmeleri için gayret edelim. Ramazan ayının dinimizde büyük bir önemi ve diğer aylar arasında seçkin bir yeri vardır. Çünkü kutsal kitabımız Kur'an bu ayda indirilmeye başlanmıştır. Kur'an'da bin aydan daha hayırlı olduğu bildirilen "Kadir Gecesi" yine...
◉ Çanakkale Zaferimiz için yazdım. Ancak sadece bu kadarını yazabildim. Çanakkale tarihe sığmayan, coğrafyaya dar gelen bir dönemin adıdır. Gecenin zifiri karanlığında başlayıp sahur vaktine kadar devam eden şiirimi sizinle paylaşıyorum. Asırlar sonra yine Afrin’deyiz Aynı ruhla, aynı azimdeyiz Dün Çanakkale'de bugün Afrin’deyiz Kutlu olsun kutlu Çanakkale bayramımız. ** Ecnebiler üze...
◉ Stuttgart T.C. Başkonsolosluğu Eğitim Ataşesi Prof. Dr. Ali Değirmendereli, Württemberg Eyaleti’ndeki Türk vatandaşı olan velilere çağrı bulundu; “Evlatlarınızı Türk Kültür derslerine gönderin”. Ataşe Prof. Dr. Ali Değirmendereli, “Öğrencilerimizin ana dilimiz Türkçeyi öğrenmeleri için Türk Kültür derslerine mutlaka gönderelim” dedi. Türkiye’mizin Stuttgart’taki toprağındayım Stutt...
Dört yıl önce mart ayının 13’te vefat eden, Avrupa’da Türklüğün sesi, nefesi olan Ozan Yusuf Polatoğlu’nu anlatmak yazmak çok zor. Ozan Yusuf, kütüphane gibi çok okuyan araştıran yazan gönül insanı, vatan sevdalı, kocaman bir yürekti. Avrupa’da Ses, Bayrağımızdı Avrupa Türklüğü’ne kendisini adamış, Avrupa’yı adım adım gezerek bu ülkelerde yaşayan Türk vatandaşlarımızla kucaklanmış, Milli...